Ana SayfaAvrupaİtalyaPadova Gezilecek Yerler | En Güzel 17 Yer

Padova Gezilecek Yerler | En Güzel 17 Yer

Kuzey İtalya’nın en büyük ve en güzel şehirlerinden biri olan Padova (Padua), aynı zamanda daha geniş bir bölgenin ekonomik merkezidir. Bu pitoresk şehir, halka açık meydanlar, eski köprüler ve nehirler, harika müzeler ve mükemmel yemeklerle dolu ve ayrıca sekiz yüzyılı aşkın bir geçmişe sahip ünlü Padova Üniversitesi’ne de ev sahipliği yapıyor.

Venedik, Verona veya Bologna‘dan trenle günübirlik çok kolay bir şekilde ziyaret edebileceğiniz bu şehir için en azından 1-2 gününüzü ayırın deriz. Çünkü şehirde görülmeye değer çok fazla şey var.

Kuzey İtalya’nın en eski şehirlerinden olan Padova antik bir kent.

15. yüzyılın başlarından itibaren yaklaşık 400 yıl boyunca Venedik egemenliği altında kalan şehir, daha sonra Napolyon’un, ardından Avusturya’nın egemenliğine ve son olarak da İtalya Krallığı’na egemenliği altına girmiş.

Padova Gezilecek Yerler

Padova, genellikle Venedik ve Treviso’nun büyük metropol bölgesinin bir parçası olarak kabul edilmesine rağmen, kendine özgü bir tarihe sahiptir ve Orta Çağ’dan beri önemli bir şehir olmuştur.

Padova, tarihi binalar, güzel bahçeler ve ilgi çekici müzeler açısından zengin bir seçki sunmaktadır. Şehirde hem sanatseverlere hem de tarih ve mimariye meraklı olanlara hitap eden çok sayıda turistik yer var. İşte Padova gezilecek yerler listenizde olması gereken en önemli cazibe merkezleri ;

1.Basilica di Sant’Antonio (Sant’Antonio Bazilikası)

Basilica di Sant'Antonio (Sant'Antonio Bazilikası)

Sütunlu bazilika, Romanesk, Gotik ve Bizans özelliklerinin eşsiz bir karışımına sahip ve şehirdeki simge yapılar arasında en çok ziyaret edilen turistik yerdir.

İki ince kulesiyle dikkat çeken Sant’Antonio Bazilikası, tarihi şehir merkezinin kalbinde kolay ulaşılabilir bir konumda yer alıyor.

İç mekan da aynı derecede ilginç ve dikkate değer sanat eserleriyle dolu. Freskler ve güzel renkli sanat eserleri, çeşitli altın süslemeler ve mermer heykellerle birlikte bazilikanın her santimetresini kaplıyor. Ayrıca kuzey koridorda görülmeye değer 16. yüzyıldan kalma Cappella di Sant’Antonio var.

İlk olarak 1200’lü yıllarda inşa edilen bazilika, sayısız farklı mimari tarza sahiptir ve Vatikan’ın uluslararası tapınaklarından biri olarak listelenmiştir.

Bugün bu bazilika dünyadaki sekiz uluslararası kutsal alandan biridir ve bu nedenle her yıl dünyanın her yerinden çok sayıda ziyaretçi bazilikaya hac ziyareti yapmaktadır. Bazilikanın mimarisi, yuvarlak kubbeleri, yüksek kuleleri ve Venedik-Bizans, Lombard-Romanesk ve Gotik unsurları birleştiren süslü cephesiyle kesinlikle şehirdeki görülmesi gereken en önemli yapılardan biridir.

2.Scrovegni Şapeli

Scrovegni Şapeli

UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan ve Padova’daki en çok ziyaret edilen yer olan Scrovegni Şapeli, eşsiz freskleriyle ziyaretçilerini büyülemeye devam ediyor.

Santa Maria della Carità’ya adanmış olan şapel, zengin bankacı Enrico Scrovegni tarafından yaptırılmış.

Dışarıdan oldukça sade bir mimariye sahip olan Scrovegni Şapeli’nin asıl olayı içerideki freskleridir. Giotto tarafından boyanmış olan bu freskler, İtalya’daki en iyi freskler arasında yer alıyor.

Scrovegni Şapeli, Padova

1303-1305 yılları arasında inşa edilmiş olan şapeli ziyaret etmek de çok kolay değil, özellikle yüksek sezonda. Sınırlı sayıda ziyaretçiyi kabul edilen şapeli ziyaret etmek için önceden rezervasyon yaptırmanız gerekiyor. Düşük sezonda aynı gün rezervasyon yaptırmak mümkün olsa da, yüksek sezonda aynı günde rezervasyon yaptırmak neredeyse imkansızdır. Bu yüzden, Padova’ya gitmeden önce Scrovegni Şapeli ziyaretiniz için mutlaka rezervasyon yaptırın deriz.

3.Giardini dell’Arena

Padova İtalya

Tarihi Giardini dell’Arena, Padova’nın merkezinde, Capella degli Scrovegni’nin yanında yer alan hoş ve bakımlı bir parktır.

Sanatsal bir şekilde yerleştirilmiş ve budanmış yürüyüş yolları, çiçekler, ağaçlar ve çalılarla dolu olan park, şehir karmaşasından uzaklaşıp temiz havanın keyfini çıkarabileceğiniz ya da güzel bir akşam yürüyüşü yapabileceğiniz en güzel yerlerden biri.

Yukarıda bahsettiğimiz Scrovegni Şapeli de tam olarak bu park sınırları içerisinde yer alıyor.

Bahçelerin içerisinde MS 70 yıllarında inşa edilen Roma tiyatrosunun taşıyıcı yapılarının kalıntıları da bulunmaktadır. Orta Çağ’da tiyatro yıkılıp taş ocağı olarak kullanılmış, daha sonra bölge, sarayını ve ünlü şapelini yaptıran zengin Scrovegni ailesi tarafından satın alınmış.

Bugün park, halka açık olup Corso Garibaldi ile Via Porciglia arasında uzanır. Parkın yanında eski şehir surlarının bir kısmı olan Bastione dell’Arena yer alır; caddenin karşısında ise eski gazometreye ve rıhtım kalıntılarını görebilirsiniz.

4.Padova Kanalları

Padova İtalya

Padova şehrini boydan boya geçen ve şehre baş döndürücü bir hava katan çok sayıda kanal ve su yolu bulunuyor. Kanal sistemi boyunca yürüyüş yaparken her zaman şehrin muhteşem manzarasını izleyebileceğiniz küçük köprüler bulunur. Özellikle sıcak aylarda pek çok kişi nehir kıyısında oturup Aperol Spritz eşliğinde su kenarındaki cennet gibi manzaranın tadını çıkarıyor. Üstelik su yolları, Venedik veya Battaglia Terme’ye tekne turu yapmak isteyen turistlerin de popüler destinasyonlarından biri.

5.Palazzo Zuckermann

Padova İtalya

Corso Garibaldi’de bulunan bir saray olan Palazzo Zuckermann, zengin sanayici Erico Zuckermann tarafından 1912-1914’te mimar Arosio’ya yaptırılmış.

Bina, birinci kattaki Museo di arti aplikasyon e dekoratif (Uygulamalı ve dekoratif sanatlar Müzesi) ve ikinci kattaki Museo Bottacin koleksiyonlarına ev sahipliği yapıyor. Bu koleksiyonlar Padova Şehir Müzesi’nin bir parçasını oluşturuyor.

Uygulamalı ve dekoratif sanat müzesi, Orta Çağ’dan 19. yüzyılın sonlarına kadar uzanan el sanatları içerir. Museo Bottacin, işadamı Nicola Bottacin tarafından 1865 yılında şehre bağışlanan eklektik koleksiyonları sergiliyor. Müzede Felice Schiavoni, Antonio Zona, Cristoforo Dall’Acqua, Gerolamo Induno, Pietro Magni ve Vincenzo Vela’nın da aralarında bulunduğu hem resim hem de heykeller yer alıyor.

Sadece sarayın mimarisini görmek için olmasa da, saraydaki müzeleri görmek için bu cazibe merkezini de listenize ekleyebilirsiniz.

Giriş ücreti : 14€

6.Cafe Pedrocchi

Padova İtalya

Piazza Cappellato Pedrocchi’de yer alan Cafe Pedrocchi, Piazza dei Signori ve Ragione Sarayı’na yakındır.

Bu harika ve büyüleyici kafe, çeşitli şaraplar, alkollü içkiler, likörler, kahve ve alkolsüz içeceklerden oluşan geniş bir içecek listesi sunuyor. Ayrıca içeceklere, paranızın tam karşılığını veren geniş bir atıştırmalık ve meze tabağı eşlik ediyor.

7.Prato della Valle

Prato della Valle, Padova

90.000 metrekarelik eliptik bir meydan olan Prato della Valle, Padova’da en çok zaman geçireceğinizi düşündüğümüz yerdir.

Padovalılar, İtalya’nın en büyüğü ve Avrupa’nın en büyüklerinden biri olan bu muazzam meydanı çok seviyor ve ona kısaca Il Prato diyorlar. Bir zamanlar büyük bir bataklık olan bu bölge, 1700’lerin sonlarında, sarayı hâlâ meydana bakan Andrea Memmo’nun büyük bir plaza ve park tasarlayıp bugün gördüğünüz kamusal alan üzerinde çalışmaya başlamasıyla 1700’lerin sonlarında mızrak dövüşü turnuvalarının yapıldığı bir yermiş.

Merkezinde kanalla çevrili yeşil bir park var. Kıyılarında biri Memmo olmak üzere 78 heykel duruyor. Prato della Valle güneşlenmek, gezinmek ve sosyalleşmenin yanı sıra pazarlar ve tatil kutlamaları için de popüler bir yerdir.

Prato della Valle’nin çevresinde 14. ve 18. yüzyıllar arasında inşa edilmiş birçok bina bulunuyor. Meydanın güneydoğu köşesinde 10. yüzyılda kurulan ve 6. yüzyılda inşa edilen Santa Giustina Bazilikası’na bağlı olan Santa Giustina Benedectine Manastırı bulunmaktadır.

8.Padova Katedrali

Padova Katedrali

Padua Duomo olarak da bilinen Padova Katedrali, şehirdeki simge yapılardan biri.

Katedral ilk olarak dördüncü yüzyılda inşa edilmiş, ancak bina daha sonra 1117’deki bir depremle yıkılmış. Daha sonra Michelangelo, muhteşem katedralin yeniden inşası için görevlendirilmiş. İnşaat çalışmaları 1754’e kadar sürdü, ancak cephesi günümüze kadar hala tamamlanmamış durumda. Piazza Duomo meydanında bulunan katedral, Meryem Ana’nın Göğe Kabulü’ne adanmıştır.

Giusto de Menabuoi tarafından yapılan ayrıntılı bir fresk tüm duvarları ve tavanları kapladığından Padua Duomo’nun sanatsal değeri de oldukça fazladır.

Ayrıca katedralin bitişiğindeki, küçük bir ücret karşılığında ziyaret edilebilen Vaftizhane de görülmeye değerdir. Burada öne çıkanlardan biri, 14. yüzyıldan kalma tamamen korunmuş fresk döngüsüdür. Ünlü sanatçı Giusto de’ Menabuoi tarafından boyanmıştır ve 2021 yılından bu yana UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer almaktadır.

9.Orto Botanico (Botanik Bahçesi)

Orto Botanico (Botanik Bahçesi)

Dünyanın mevcut en eski akademik botanik bahçesi ve dünyadaki tüm botanik bahçelerinin orijinali olan Orto Botanico, 1545 yılında oluşturulmuş. Alan, akademisyenler için bir kaynak ve aynı zamanda halkın bitkiler hakkında daha fazla bilgi edinebileceği bir yerdir.

Bahçede hem tematik hem de faydacı bir formatta düzenlenmiş 7.000’ne yakın tür bulunmaktadır. Birçoğunun bir tür tıbbi özelliği vardır ve çoğu son derece nadirdir.

Bahçedeki kütüphane ise, 50.000’den fazla cilt ve el yazması içeren tarihi öneme sahip bir hazinedir ve zemini dört yüzyıla yayılan mimari ve sert peyzajla kaplıdır.

Bugün, güzel bahçeler UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndedir ve her gün halkın ziyaretine açıktır. 7.000 muhteşem botanik türüne ev sahipliği yapan iki ana alanı, tarihi bahçeyi ve biyolojik çeşitlilik bahçesini keşfedebilirsiniz.

10.Piazza del Santo

Piazza del Santo

Basilica di Sant’Antonio’nun hemen önünde yer alan Piazza del Santo adlı meydan, Padova’nın kalbinin attığı yerlerden biri.

Kilisenin yanında, 1441’den 1453’e kadar Padua’da çalışan Erken Rönesans heykeltıraş Donatello’nun yarattığı, Roma döneminden bu yana ilk anıtsal atlı heykel olan Venedik ordusu komutanı Gattamelata’nın atlı heykeli duruyor.

Hepsi St Antonio Bazilikası’na bakan çok sayıda kafe ve restoranın bulunduğu, dünyanın geçişini izlemek için güzel bir alan.

Meydan aynı zamanda kilisenin sanat koleksiyonu olan Museo Antoniano’ya da ev sahipliği yapıyor. Azizin mucizelerini tasvir eden, yoğun bir şekilde restore edilmiş 17 freski görmek için Scuola di Sant’Antonio’nun üst katına çıkabilirsiniz. Bitişikteki Oratorio San Giorgio’da Altichieri ve Avanzi’nin daha fazla freskleri bulunmaktadır.

11.Brenta Kanalı

Padova italya

Brenta Kanalı, kıyıdaki Chioggia ile Brenta Nehri’ne döndüğü Padova’ya kadar kilometrelerce uzanıyor.

15. yüzyılda oluşturulan kanalın amacı, Venedik ve Kuzey İtalya’daki büyük şehirlerin ticaret yollarını ve olanaklarını genişletmekti.

Padova’dan Venedik’e gitmek isterseniz bu su yolundaki tekne gezilerine katılabilirsiniz. Yolda Villa Foscari ve Villa Pisani gibi çok çeşitli güzel ve görkemli evler ve villalar göreceksiniz.

12.Musei Civici (Şehir Müzesi)

Padova

Musei Civici, 12. ve 19. yüzyıllar arasındaki Venedik sanatının en güzel örneklerinden birinin koleksiyonuna sahip olmasıyla ilgi görüyor.

Musei Civici, merkezi bir konumda bulunan müzeler ve tarihi yerlerden oluşan bir komplekstir. Yani burada birden fazla müze ve ilgi çekici tarihi yapılar görebilirsiniz.

Kompleks, şehir Müzeleri, Arkeoloji Müzesi ve Orta Çağ ve Modern Sanat Müzesi’ni içerir. Lorenzo Veneziano, Francesco Squarcione, Jacopo Bellini, Lorenzo Costa, Girolamo Romano ve daha birçok sanatçının eserleri yer alıyor. Musei Civici’de ayrıca çeşitli dönemlere ait tarihi eserler de bulacaksınız.

Musei Civici, Padova gezilecek yerler arasında popüler olan Scrovegni Şapeli’ne oldukça yakın bir konumdadır.

13.Palazzo della Ragione

Palazzo della Ragione

Adalet Sarayı olarak da bilinen Palazzo della Ragione, Orta Çağ’da 1172 ile 1218 yılları arasında inşa edilmiş ve belediye meclisleri için adliye ve toplantı yeri olarak hizmet vermiş.

Ana meydanlar Piazza della Frutta ve Piazza dell’Erbe arasında yer alan bu yapı, bugün Padova’nın en önemli yapılarından biri olarak kabul ediliyor.

Birinci katta yerel ürünler satan çok sayıda küçük dükkan bulunmaktadır. Üst kısımda muhteşem manzaranın keyfini çıkarabileceğiniz eşsiz bir revak bulunmaktadır. Ancak en etkileyici cazibesi, 1425-1440 yılındaki bir yangından sonra yaratılan, çok sayıda renkli freskleriyle 82 metre uzunluğundaki Konsey Salonu’dur “Salone”.

14.Piazza dei Signori

Padova

Padova’nın en güzel meydanlarından biri olan Piazza dei Signori, şehrin tam olarak kalbinin attığı yer. Hem turistlerin hem de yerel halkın popüler buluşma noktalarından olan meydan, şehirdeki simge yapıların birçoğuna oldukça yakın bir konumda bulunuyor.

Hafta içi sabahları geleneksel bir pazar bulabilir, öğleden sonraları ise büyüleyici kafe ve barlardan birinde bir aperatifin tadını çıkarabilirsiniz.

Astronomik bir saat kulesi olan Torre dell’Orologio, Venedik mimarisinin en özgün yapılarından biridir ve meydandaki en ünlü cazibe merkezidir.

Otantik İtalyan kültürünü deneyimleyebileceğiniz en güzel yerlerden biri olan Signori meydanı, Orta Çağ’dan bu yana Padova’nın yaşam merkezi olmuş. Yukarıda bahsettiğimiz Palazzo della Ragione de tam olarak bu meydanda yer alıyor.

Piazza Capitaniato, Piazza Duomo, Piazza delle Erbe ve Piazza della Frutta arasında yer alan zarif bir meydan olan Piazza dei Signori, geçmişte mızrak dövüşlerine, turnuvalara ve sivil kutlamalara ev sahipliği yapan şehir için bir temsil alanı rolünü oynuyormuş.

Dikdörtgen şekilli meydana, on altıncı ve on yedinci yüzyıllar arasında inşa edilen iki simetrik bina olan Palazzo del Capitanio ve Palazzo dei Camerlenghi arasında yer alan ünlü Saat Kulesi’nin silüeti hakimdir.

Palazzo del Capitanio (Kule’nin solunda), Serenissima döneminde Padua’daki Venedik hükümet otoritesinin merkeziydi. Kulede Jacopo Dondi’nin ünlü astronomik saati bulunurken, tabandaki zafer takı Giovanni Maria Falconetto’nun eseridir ve Piazza Capitaniato’ya çıkar.

Kuzey ve güneydeki iki uzun kenar, çoğunlukla revaklarla donatılmış ve muhteşem teraslar ve eski ferforje balkonlarla zenginleştirilmiş bir dizi heterojen ve renkli bina ile sınırlandırılmıştır.

15.La Specola Müzesi

Padova La Specola Müzesi

La Specola Müzesi, eski şehir kalesinin kulesinde, muhteşem bir kanalın üzerinde güzel bir konuma sahip olan Padua Astronomi Gözlemevi’nin müzesidir.

Müze turu sizi Padova’nın geçmiş yüzyıllardaki gökbilimcilerinin çok sayıda tarihi enstrümanın sergilendiği eski çalışma odalarına götürecektir. Dışarıdan bakıldığında kesinlikle göz alıcı olan bu müze maalesef sadece hafta sonları ziyaret edilebiliyor.

16.Santa Giustina Bazilikası

Santa Giustina Bazilikası

Hıristiyan dünyasının en büyük kiliselerinden biri ve Rönesans mimarisinin en büyük başyapıtlarından olan Santa Giustina Bazilikası, Prato della Valle meydanının geniş açık alanına bakıyor.

Bazilika, Latin haçı şeklinde tasarlanmış olup, 118,5 metre uzunluğunda ve 82 metre genişliğindedir. Dünyanın yedinci en büyük bazilikası olmasıyla da ünlü olan bu tarihi yapı, Padova gezilecek yerler listesinin en önemli ve en popüler cazibe merkezlerinden biridir.

İç mekan satranç tahtası tarzı zeminleri ve gümüş badanalı sütunlarıyla zarif bir görünüme sahiptir. Bazilikanın zemini 1608-1615 yılları arasında geometrik tasarımla, sarı ve kırmızı Verona mermeri ve siyah mihenk taşıyla döşenmiştir. Opilionea Bazilikası’ndan pek çok Yunan mermeri parçası kalmıştır; bunlar çoğunlukla Aziz Prosdocimus’un mezarının bulunduğu Sacellum veya Aziz Meryem Tapınağı’nda görülebilmektedir.

İç kısımda Aziz Justine ve Aziz Prosdocimus’un yanı sıra, Evanjelist Aziz Luka, Aziz Maximus, Aziz Urius, Aziz Felicitas, Aziz Julian’ın mezarlarının yanı sıra Havari Aziz Matthias’ın kalıntıları ve cesetleri de dahil olmak üzere birçok başka mezar da bulunmaktadır.

Her iki koridorda da on tane olmak üzere yirmi şapel vardır ve her biri geç Rönesans’ın zengin tabloları ve heykelleriyle dekore edilmiştir. Nefin ortasında 15. yüzyıldan kalma, özelliklerinin güzelliği ve ifade etkililiğiyle övgüye değer güzel bir ahşap Haç bulunmaktadır.

Son olarak, Bazilika’nın bitişiğinde 10. yüzyıldan kalma Benedictine Manastırı da bulunuyor. Yeteri kadar zamanınız varsa bu manastıra da mutlaka göz atın deriz.

17.Palazzo Bo & Anatomik Tiyatro

Padova, italya

Yahudi gettosunun yakınında bulunan Palazzo Bo, Padova Üniversitesi’nin tarihi merkezidir. Kökenleri 13. yüzyıla kadar uzanır ve bu da onu İtalya’nın en eski ikinci Üniversitesi ve dünyanın en eski beşinci Üniversitesi yapar. Üniversite güzel fresklere sahiptir ve Galileo’nun Aula Magna’da (Büyük Salon) ders verdiği yerdir.

Galileo hayatının 18 yılını Padua’da yaşayarak ve öğretmenlik yaparak geçirmiş. Üniversitenin en sıra dışı özelliği (aynı zamanda dünyada bir ilk), öğrencilerin anatomiyi diseksiyonlara tanık olarak öğrendikleri oval anatomi tiyatrosudur. Palazzo Bo’da birçok önemli tıbbi ve bilimsel keşif yapıldı, o yüzden burayı da mutlaka gezi rotanıza ekleyin deriz.

BENZER İÇERİKLER

POPÜLER YAZILAR