Ana SayfaAlmanyaBerlin Gezi RehberiBerlin Gezilecek Yerler Listesi 4 Günlük Haritalı Rota

Berlin Gezilecek Yerler Listesi 4 Günlük Haritalı Rota

Berlin gezilecek yerler! Avrupa’nın hipster ruhlu, çılgın ve bohem şehri Berlin’in seveni de sevmeyeni de çok. Bu durumun en önemli nedeni ise, şehirdeki kasvet. İliklerinize kadar soğuğu hissedebileceğiniz bu gri şehri biz çok sevdik, sizin de çok çabuk seveceğinizi iddia ediyoruz, özellikle sanata merakınız varsa. Çünkü Berlin, 170 adet müzeye ev sahipliği yapıyor. Müzeler yerine tarih ya da mimariyi tercih edenlerdenseniz, merak etmeyin! size göre de pek çok şey var.

Yeni nesil hipsterların gözdesi ve Avrupa’nın gece hayatı konusunda merkez üssü olan Berlin, dünyanın en tanınmış gece kulüplerinden bazılarına ev sahipliği yapmasıyla da ünlü. Berlin, herkesin kendine göre bir şeyler bulabileceği bir şehir. Sanatın müzelerden sokaklara taştığı şehirde mimari anlamda etkileyici yapılar ve tarih açısından tatmin edici geçmişinin yansımalarını görmek mümkün.

Dünya genelinde birçok kişinin “hadi bir yurt dışına çıkalım” dediğinde aklına ilk gelen şehirlerden birisi burası. Turist magneti ve yurt dışı ya da Avrupa seyahatlerinin başrolü olan Berlin, sanat, tarih ve mimarisinin yanı sıra yapılacak tonlarca aktivitesiyle de seviliyor.

Bir zamanlar Hitler Tiranlığı’nın başkenti olan şehir, günümüzde özgürlüklerin ve kabul edişin bir simgesi. Berlin yaşanmış trajedilerin üzerini örtüp, yola devam etmeyi değil tam tersini yapmayı seçmiş. Tarihte yaşanan bu dramatik olaylara sahne olan birçok yer ve mekan bugüne kadar korunmuş ve ya müzeye dönüştürülmüş ya da üzerine anıtlar dikilmiş. Sokak sanatı ve alternatif kültür meraklılarını da kucaklayan Berlin’de, 20. yüzyılda gerçekleşmiş dramatik olaylara sahne olmuş bir yerde geçmişe dönebilirken, aniden 21. yüzyılın modern yapılarıyla karşılaşıyor ve tekrar bulunduğunuz ana dönüyorsunuz.

Modern mimarinin ve tarihi yapıların yanı sıra Berlin, şehrin %40’ını kaplayan parklar, nehirler, göller ve ağaçlık alanlarıyla Avrupa’nın en yeşil metropolü olma ünvanına sahip.

Mural sanatın başkenti olmasından dolayı sürprizlere açık olan sokakları, birbirinden güzel mekanlara dönüştürülmüş, tarihi, yıkık, dökük binalar ve “Komünizm buradaydı” diye haykıran ilgi çekici bölgeleriyle Berlin, önyargılarından kurtulabilen herkesin seveceği, çok çabuk ısınacağı bir şehir…

BERLİN NASIL BİR YER ?

Doğu ve batı ayrımının olduğu bir geçmişten çok katmanlı bir benzersizliğe evrilen ve ilerleyen Berlin’in karanlık geçmişini sürekli olarak yeniden keşfetmesi onu tam olarak tanımlayan şeydir. Berlin, Duvar’ın yıkılmasından ve Almanya’nın yeniden birleşmesinden bu yana önemli ölçüde değişmiş. Tarihi binalar restore edilmiş, yeni mahalleler ortaya çıkmış ve sovyetlerin bıraktığı durgun ve gri beton binalar, sokak sanatı, grafiti ve “kentsel çıkartma” rengine bürünmüş.

Batıda Charlottenburg, güzel ve geniş konut binaları, açık parkları ve Kraliyet Sarayı ile Berlin’in varlıklı bölgesi olmaya devam ediyor, doğuda Friedrichshain ve Mitte, çok tercih edilen ve çok sevilen mahalleler olarak kentsel duruşunu koruyor. Karl-Marx-Allee ve Frankfurter Allee boyunca uzanan eski Sovyet işçi konutları, prestijli mimari ve beton apartman blokları, yaratıcı işletmeler, cafeler ve barlar açarak buraya taşınan genç ve havalı kişiler tarafından yeniden keşfedilen alanın geri kalanını dolduruyor. Burası “çirkin ve retronun” havalı olarak kabul edildiği ve binaların restore edildiği veya boya ve grafitiler ile rafine edildiği yer.

Mitte, Potsdamer Platz’ın modern siyasi merkezi. Restore edilmiş Reichstag, Müzeler Adası, Alexanderplatz, Brandenburg Kapısı, Katledilen Yahudiler Anıtı dahil olmak üzere Berlin’in geçmişini ve geleceğini temsil eden, görülmesi gereken birçok yeri barındıran şehrin merkezi. Doğudaki Prenzlauer Berg o kadar lüks bir yer ki, şehrin hangi tarafında olduğunuzu ikinci kez tahmin etmeniz gerekiyor. Burası, modaya uygun bir şekilde zengin ve güzel, sessiz ama karakter dolu ve doğuyu tanımlayan tipik pürüzlülükten daha bohem ve şık bir yer…

Berlin

ULAŞIM MESELESİ!

Berlin devasa bir şehirdir ve mahalleler yürüyerek keşfedilebilirken, şehrin ulaşım ağına gerçekten hakim olmanız gerekir. Şehri bütünüyle keşfedebilmek için ağırlık olarak Berlin metrosunu (Ubahn) ve şehirlerarası raylı sistemi (Sbahn) kullanacaksınız. S-Bahn, genel olarak yerin üstünden ulaşım sağlarken, U-Bahn bildiği metro gibi yeraltından ulaşım sağlıyor. Berlin’i keşfetmenin en iyi yolu ise yürümektir. Fakat bireysel olarak değil de bir yerelin rehberliğinde olan yürüyüşleri tercih edin deriz. Tavsiye edebileceğimiz en iyi ve en popüler yürüyüş turlarından biri “Real Berlin Experience” (Gerçek Berlin Deneyimi) adlı turdur. Bu turlar ile Berlin gezilecek yerler listesindeki ana cazibe merkezlerinin büyük bir bölümünü görebilirsiniz.

KAÇ GÜN KALMALI ?

Berlin’i 1-2 günde keşfetmek neredeyse imkansızdır. Sadece ana cazibe merkezleri görmek bile en azından 2 gününüzü alıyor. Bir de yoğun sezonda ziyaret ediyorsanız uzun kuyruklu girişler süreyi daha da uzatabiliyor. Bu yüzden en azından 4 gününüzü Berlin için ayırın, daha uzun süre bu şehirde kalacak olursanız daha yapılacak birçok şey bulabilirsiniz.

NE ZAMAN GİTMELİ ?

Berlin’i ziyaret etmek için en iyi zaman, havanın kafelerde oturmak, parklarda rahat rahat dolaşmak ve şehirde keyifli gezintiler yapmak için ideal olduğu Mayıs-Eylül arası dönemdir. Berlin’de kışlar ise dondurucu soğuklarla gelir. Soğuğa dayanırım diyorsanız, kışın hem uçak biletleri hem de konaklama ücretleri çok daha uygun olacaktır.

Berlin Gezilecek Yerler Haritası
Berlin Gezilecek Yerler Haritası – haritayı google maps‘te açmak için tıklayın

TAVSİYELER

⇒Ana cazibe merkezlerini gördüğünüzden emin olun ; Tiergarten, Reichstag, Müzeler Adası, Alexanderplatz, Brandenburg Kapısı, Katledilen Yahudiler Anıtı, Checkpoint Charlie, TV Kulesi, Berlin Katedrali ve Berlin Duvarı’nı mutlaka görün.

⇒Nakit taşıyın ; Kredi veya banka kartlarıyla ödeme yapabilmek, Berlin’de her geçen gün yaygın hale gelse de, hala kartla ödeme yapamayacağınız çok sayıda restoran, cafe ve hediyelik eşya dükkanları var. Kartların kabul edildiği yerlerde bile, önce minimum satın alma tutarını kontrol etmeyi de unutmayın.

⇒Doğru ATM’leri kullandığınızdan emin olun ; Nakit almak için resmi bir banka ATM’si kullanmak her zaman en iyisidir. Şehirde Sparkasse, Deutsche Bank, Volksbank ve birkaç tane daha göreceksiniz. Mümkünse, sarı ve mavi bağımsız ATM’leri kullanmayın. Banka ATM’lerinden çok daha yüksek ücretler alıyorlar ve daha kötü dönüşüm oranları veriyorlar.

⇒Müşteri servisinin çok iyi olmadığını unutmayın ; Berlin’deki garsonlar bahşiş üzerine çalışmadıklarından bizde olduğu gibi sürekli bir isteğiniz var mı ? diye masanıza gelmezler. Yemeğinizi yedikten sonra genelde ortadan kaybolurlar. Ve en önemlisi “müşteri her zaman haklıdır” tarzı bir tavırla çalışmazlar.

⇒Bahşiş olayı ; Restoran garsonları yaşanabilir bir maaş alıyor ve hayatta kalmak için bahşişe inanmıyorlar. Bununla birlikte, bahşiş vermek kesinlikle takdire şayandır, bu nedenle iyi bir hizmetiniz varsa, bahşiş bırakmaktan çekinmeyin. Bahşiş vermeden giderseniz de, hiç yadırganacak bir durumun olmadığını unutmayın.

⇒Toplu taşımayı ücretsiz sanmayın ; Sbahns ve Ubahns için, satın aldıktan sonra biletinizi damgalayabileceğiniz genellikle sarı olan küçük makineler vardır. Bir tramvay veya otobüse biniyorsanız, biletinizi tramvay veya otobüste benzer bir makine kullanarak doğrularsınız. Biletinizi yalnızca bir kez doğrulayın. İki kez damgalarsanız, geçersizdir. Günlük biletlerin yalnızca ilk kullanımda onaylanması gerekir. Kontrol edecek kimse olmadığı için bilet almayı atlayabileceğinizi düşünebilirsiniz. Ancak tam da bu sırada gizli/sivil kıyafetli bir bilet denetleyicisi gelip size ağır bir para cezası yazabilir.

Pazar günleri çoğu turistik cazibe merkezinin, marketlerin ve alışveriş yapabileceğiniz çoğu yerin kapalı olabileceğini unutmayın

⇒Berlin Welcome Card almayı düşünün ; Classic, Museum Island ve her şey dahil konseptinde 3 farklı kart var. Müzeler Adası’ndaki popüler müzelerin hepsini görmek istiyorsanız Museum Island olan ikinci seçeneği 53€’dan başlayan fiyatlarla satın alabilirsiniz. Ayrıca bu kartlar ile toplu taşıma araçlarını da ücretsiz olarak kullanabileceğinizi unutmayın. 3-4 günlük bir Berlin gezisi için en ideal olan 72 saatliktir.

Yazı İçerisindeki Başlıklara Git

Berlin Gezilecek Yerler Listesi

Berlin’deki gezip görülecek birçok yer birbirlerine oldukça yakın konumlarda bulunuyor. Çoğu turistik yer, yürüyerek gidilebilecek yerlerden oluştuğu için de toplu taşıma araçlarına pek ihtiyacınız olmuyor.

Bu yüzden, Berlin gezinize başlangıç noktası seçme konusunda çok da ısrarcı olmanıza gerek kalmayabilir. Fakat illa bir yerden başlamak isterseniz, Alexanderplatz adı verilen, şehrin kalbinin attığı yer, şehir gezisine başlamak için güzel bir yer olabilir…

1.Brandenburg Kapısı

Brandenburg Kapısı
Brandenburg Kapısı

Berlin gezisine biz şehrin en sembolik yapısı olan Brandenburg Kapısı ile başlamak istedik. Çünkü burası, Berlin’de en çok fotoğraflanan yerlerden ve en popüler instagram spotlarından biri olarak biliniyor.

Brandenburg Kapısı, Neoklasik tarzıyla dikkat çekiyor. 18. yüzyıldan beri tüm ihtişamıyla günümüzdeki yerinde duran bu anıt, hem tarihi hem de mimarisiyle ilginizi çekecektir. Berlin’i ziyaret eden turistlerin ilk olarak göz atmak istediği yerlerden olan bu anıt, Doğu ve Batı Berlin arasındaki bir ayrılma sembolü olması bakımından önemli bir yere sahip.

Şehrin kalbinin attığı bir konumda bulunan bu anıt çevresinde, çok sayıda restoran, bar, cafe ve alışveriş yapabileceğiniz yerleri bulabiliyorsunuz. Ayrıca kapıya kısa bir yürüyüş mesafesinde olan birçok popüler otel var.



Booking.com

2.Müzeler Adası

Müzeler Adası
Müzeler Adası

Berlin’de en sevdiğimiz ve sizin de en çok seveceğinizi düşündüğümüz yerlerden biri olan Müzeler Adası, daha çok sanatseverleri ilgilendiren bir cazibe merkezi.

Burası bir kompleks. Yani bir müzeler topluluğundan oluşuyor. Birbirinden kaliteli eserlere ev sahipliği yapan tonlarca eseri bu müzelerde görebiliyorsunuz. Bir müze baydı mı ? hemen diğerine geçebiliyorsunuz, tabii kombineli biletler aldığınızdan da emin olun. Bu kombineli biletler ile, kompleks içerisindeki çoğu müzeye girebiliyorsunuz. Hem daha ekonomik oluyor, hem de çok fazla sıra beklememiş oluyorsunuz.

Bu müzeler için en ideal çözüm ”3 days Museum pass” almaktır. Yani 3 gün boyunca, buradaki tüm müzeleri canınız istediğinde ziyaret edebiliyorsunuz.

Yanınıza su almayı unutmayın. Bu komplekste su satan tek bir yer var, o da oldukça pahalı bir fiyata su satıyor. 3-4 saatlik bir Müzeler Adası ziyareti planlıyorsanız yanınızda birkaç su getirin (Yaz aylarında süper sıcak olabiliyor)

Bu kompleksteki müzeler ise ;

  • Pergamon Müzesi ; Avrupa’nın en çok ziyaret edilen müzelerinden biri olarak bilinir. Oldukça kalabalık ve popülerdir. İştar Kapısı’nı, İşlemsel Yolu, Milet’in Pazar Kapısı’nı ve İslami sanatı burada görebilirsiniz.
  • Bode Müzesi ; Daha çok Bizans ve Antik Sanat üzerine yoğunlaşmış bu müzede, birbirinden değerli heykelleri görebilirsiniz.
  • Neues Museum ; Eski Mısır sanatına merakınız varsa, bu müze, kompleks içerisinde ilk göz atmanız gereken yer.
  • Altes Müzesi ; Yunan, Etrüsk ve Roma sanatının birbirinden değerli koleksiyonlarına ev sahipliği yapar. Kaçırılmaması gereken müzelerden diyebiliriz.
  • Alte Nationalgalerie ; Bir Ulusal Sanat Galerisi olan bu müze, ağırlıklı olarak Neoklasik, Romantik, İzlenimci ve Erken Modernist sanat eserleriyle ünlü.

3.Berliner Fernsehturm – Berlin TV Kulesi

Berliner Fernsehturm - Berlin TV Kulesi
Berliner Fernsehturm – Berlin TV Kulesi

Berlin gezilecek yerler listesindeki en sembolik yapılardan bir tanesi olan TV Kulesi, şehrin 360 derece manzarasını sunan gözlem yeri ile ünlü. Burası, Berlin’de en iyi fotoğraf çekebileceğiniz yerler arasında.

Avrupa’daki birçok TV Kulesi’nde olduğu gibi, bu TV Kulesi’nde de bir şeyler yiyebileceğiniz veya içebileceğiniz restoran da var, hem de döneninden. Fiyatlar biraz uçuk olsa da, bütçe sıkıntısı olmayanlar güzel bir akşam yemeği için burayı deneyebilir. Kule, ışıklar açıldıktan sonra çok daha iyi bir görüntüye sahne olduğundan zamanınız varsa bir de akşam saatlerinde ziyaret etmenizi öneririz.

4.Reichstag

Reichstag
Reichstag

Berlin’in tarihi yerleri arasında bir diğer önemli gezilecek nokta ise, Reichstag adı verilen tarihi binadır. Almanya Parlementosu’na hizmet veren bu bina, Neo-Barok tarzıyla dikkat çekiyor. 1894 yılından kalma olan yapı, Alman Parlemento Binası olarak da biliniyor.

Bu binaya girişler ücretsiz. Bu yüzden de yoğun bir turist trafiği oluyor. Özellikle sıcak yaz aylarında Berlin’i ziyaret ediyorsanız 1-2 hafta öncesinden rezervasyon yaptırmanız gerekebiliyor.

Reichstag’a girişler her ne kadar ücretsiz olsa da, önceden online olarak rezervasyon yaptırmanız gerekiyor.

5.Berlin Katedrali

Berlin Katedrali
Berlin Katedrali

Berlin’de gezilecek en özel yerlerden biri olan Berlin Katedrali (Berliner Dom), şehrin en sembolik yapıları arasında yer alıyor. Görkemli dış mimari yapısının yanında, zengin ve çeşitli bir dekorasyona sahip iç mekan da görülmeye değer.

1905 tarihinde Neo-Rönesans bir tarzda inşa edilmiş olan bu katedrale Berlin Pass Card ile ücretsiz giremiyorsunuz, ayrıca ücret ödemeniz gerekiyor. Ancak ödediğiniz ücrete de kesinlikle değiyor.

Bu katedralin en güzel yanı da, katedralin tepesine çıkabiliyor olmanız. Buradan şehrin eşsiz panoramik manzarasını seyretmek de mümkün.

6.Tiergarten

Tiergarten
Tiergarten

Berlin’in en ünlü yeri Tiergarten. Aile dostu bir park olarak biliniyor ve temiz havada yürüyüş yapmak veya Berlin gezinizden sonra oturup mola vermek için güzel bir spot olabilir.

Almanya Devlet Başkanı’nın evi olan Schloss Bellevue‘ye ev sahipliği yapan bu park, birçok Avrupa şehir parkında olduğu gibi daha önceden bir avlanma yeriymiş.

Göl kenarındaki eşsiz ve güzel atmosfere sahip Café am Neuen See ile ünlü olan parkta, gölde kürek çekebilir, çocuklarınız ile hayvanat bahçesine göz atabilir veya Berlin’in karmaşasından kaçıp nefes alabilirsiniz. Bu park, şehir merkezine ve diğer turistik yerlere de oldukça yakın bir konumda bulunur. Yani Berlin’de kaçırılmaması gereken bir yer diyebiliriz.

7.Katledilen Avrupalı Yahudiler Anıtı

Katledilen Avrupalı Yahudiler Anıtı
Katledilen Avrupalı Yahudiler Anıtı

Berlin’in bir diğer turistik yeri de, Katledilen Avrupalı Yahudiler Anıtı‘dır. Holokost Anıtı olarak da bilinir ve turistlerin favori gezi duraklarından biri.

Şehirde hayatını kaybeden Yahudilere adanmış olan bu anıta, Brandenburg Kapısı’ndan yürüyerek kolayca ulaşabiliyorsunuz.

Eskiden “Berlin Duvarı’nın ölüm şeridi” olarak da anılan bu yer, 2711 beton bloktan oluşuyor. Bir de Yahudi soykırımı kurbanları hakkında, biyografiler, mektuplar bulabileceğiniz yeraltı galerisi bulunuyor. Bu galeri de oldukça ilginç eserlere ev sahipliği yapmakta, göz atmaya değecektir.

8.Gendarmenmarkt

Gendarmenmarkt
Gendarmenmarkt

Berlin’in bir diğer güzel meydanı da Gendarmenmarkt‘tır. Birbirinden eski tarihi ve güzel mimari yapılara ev sahipliği yapan bu meydan, Berlin’de görülecek en güzel yerler arasında.

17. yüzyılda mimar Johann Arnold Nering tarafından tasarlanmış olan bu meydan, Fransız ve Alman Kiliseleri ile ünlü. Her iki kilise de görülmeye değer muhteşem bir mimariye sahip ve dikkat çekici kubbeler ile taçlandırılmış.

Yaz aylarında birçok konserin adresi de olan Gendarmenmarkt Meydanı’nda birbirinden değerli birkaç heykeli de görebiliyorsunuz. Berlin’de kışın görülecek en popüler yerler arasında olan meydanda, barok mimarisiyle dikkat çeken Berlin Konser Salonu da görülmeye değer. Meydan, kışın noel zamanında oldukça renkli ve kalabalık oluyor.

9.Alexanderplatz

Alexanderplatz
Alexanderplatz

Berlin’in en ünlü meydanı olan Alexanderplatz, şehrin kalbinin attığı yerlerden biri olarak bilinir. Birbirinden güzel kafeler, restoranlar ve turistik yapılar ile çevrili olan bu meydan ve çevresinde aradığınız hemen her şeyi bulabiliyorsunuz.

Almanya’nın en büyük meydanlarından biri olarak da bilinen Alexanderplatz, 20. yüzyılın başlarında kentin ana alışveriş yeri haline gelmiş. Berlin’de alışveriş için bir planınız varsa, Alexanderplatz Meydanı çevresinde birbirinden kaliteli ve ünlü mağazaları bulabileceğinizi unutmayın.

Ayrıca bu meydan, şehirde konaklama için de en ideal yerlerden. Meydan çevresinde birbirinden güzel otelleri ve diğer konaklama birimlerini bulabiliyorsunuz. Konum olarak da oldukça merkezi olduğundan, şehirdeki turistik yerlerin büyük bir bölümüne bu meydan yakınlarından rahatlıkla ulaşabiliyorsunuz.

10.Checkpoint Charlie

Checkpoint Charlie
Checkpoint Charlie

Berlin’in doğu-batı geçiş noktası olarak bilinen Checkpoint Charlie, Instagram fotoğrafları için en popüler yerlerden. Özellikle sürekli gülümseyen, nöbet tutan askerler ile fotoğraf çektirmek, Berlin’de yapılacak en güzel şeylerden biri.

Birçok dramatik tarihe tanıklık etmiş olan bu doruk noktası, Almanya’nın ve ikinci dünya savaşının en önemli yerlerinden biri olarak bilinir. Tarihi bakımdan oldukça önemli olduğu kadar, görünüşüyle de oldukça dikkat çekici. Geçiş noktası gayet basit. Bir kulübe iki tane de nöbetçi var. Amerikan ve Sovyet Tanklarının 1961 yılında karşı karşıya geldiği bu nokta kaçırılmamalı.

11.Charlottenburg Sarayı

Charlottenburg Sarayı
Charlottenburg Sarayı

Berlin’in gezilecek yerleri arasında oldukça eski bir yer olan Charlottenburg Sarayı, İmparatorluk Hollenzollern ailesinin yazlık evi olarak kullanılmış oldukça zarif bir saray.

Paris’teki Versay Sarayı’na karşılık olarak 1695 yılında inşa edilmiş olan bu saray, yarım gününüzü rahatlıkla geçirebileceğiniz cazibe merkezlerinden.

Sarayda birbirinden değerli sanat eserlerine ev sahipliği yapan koleksiyonları görebiliyorsunuz. Bunlardan bazıları, porselen, yemek takımları, mücevherler ve gümüş koleksiyonlarından oluşuyor.

Oldukça büyük bir kompleks olduğundan dolayı da, en az 2-3 saatinizi ayırmanızı tavsiye ederiz.

12.Potsdamer Platz

Potsdamer Platz
Potsdamer Platz

Tiergarten Parkı‘na yürüme mesafesinde olan Potsdamer Platz, New York’taki Times Meydanı’na eşdeğer diyebiliriz. Birbirinden güzel barları, kafeleri, restoranları ve alışveriş için en ideal yerleri bu meydan çevresinde bulabiliyorsunuz.

Burası, Berlin gece hayatı için turistlerin en çok tercih ettiği yerlerden biri olarak biliniyor. Berlin’in birkaç ünlü gece kulüplerini ve barlarını da bulabiliyorsunuz.

Ayrıca ailece ziyaret edebileceğiniz yerlerden biri olan LEGOLAND da burada bulunuyor.

Berlin’in en güzel alışveriş yerlerinden biri olarak da bilinen Potsdamer Platz’daki restoranların büyük bir bölümü şehirdeki en pahalı ve en şık olanlardan. Dışarıdan şehrin en pahalı restoranlarından biriymiş gibi durmasa da, menülere göz attıktan sonra iştahınız kaçabiliyor. Bu yüzden burada yemek yemeyi planlıyorsanız, cadde üzerindeki restoranlardan mümkün olduğunca uzak durun. Ara sokaklarda çok daha uygun fiyatlara aynı kalitede restoranları da bulabilirsiniz.

13.East Side Gallery

East Side Gallery
East Side Gallery

Berlin Duvarı’nın bir bölümü olan ”East Side Gallery” ayrıca, duvarın en iyi korunmuş bölümü. Birbirinden güzel sanat eserlerini bu duvarlar üzerinde görebiliyorsunuz, burası adeta bir açık hava müzesi.

Bu duvarlardaki eserlerin büyük bir bölümü sürekli olarak değiştirilirken, bazılarının tarihi oldukça eskidir. Bu eserlerin çoğu oldukça cesur ve düşündürücü. Zaten duvarın bu tarafının ünlenmesindeki en önemli etken, eserlerin oldukça cesur olmasıymış.

GDR lideri Erich Honecker ve Komünist Parti Genel Sekreteri Leonid Brezhnev’in öpüşen eseri ise, bu duvarın en önemli ve en cesur eserlerinden biri. Ayrıca Berlin Duvarı denilince akla ilk gelen bu öpücük eser oluyor.

14.Berlin Zafer Sütunu

Berlin Zafer Sütunu
Berlin Zafer Sütunu

Berlin gezilecek yerler listenize ekleyebileceğiniz bir diğer tarihi anıt ise, Zafer Sütunu‘dur. Şehrin en çok fotoğraflanan yerlerinden biri olan Zafer Sütunu, 1864 Danimarka-Prusya Savaşı’nda Danimarka’nın yenilgisinden sonra yapılmış.

Bu sütunun 51 metre yüksekliğinde bir de gözlem yeri bulunuyor. Cüzi bir ücret ödeyerek buraya da çıkabiliyorsunuz. Tabii 285 basamaktan oluşan spiral merdivenleri çıkmanız gerektiğini de unutmayın.

Bu izleme yerinden en iyi görebileceğiniz yer ise yemyeşil Tiergarten oluyor.

35 ton ağırlığındaki sütunun üzerindeki 8.3 metrelik Victoria Heykeli, Avusturya ve Fransa zaferlerinden sonra eklenmiş.

15.Kaufhaus des Westens

Kaufhaus des Westens
Kaufhaus des Westens

Berlin’in en turistik yerleri arasında olan Kaufhaus des Westens, Almanya’da rakibi olmayan mağazalardan bir tanesi. Bu 8 katlı mağaza, yerel halkın en çok tercih ettiği yerlerden biri olduğu gibi, turistlerin de en favori alışveriş spotlarından biri olarak biliniyor.

Eğer şöyle sağlam bir cüzdana ve kredi kartına sahipseniz, burada her şeyin en son modasını bulabilirsiniz. Hem erkekler hem de kadınlar için birinci sınıf modayı burada bulmak mümkün.

Yok üst katları beğenmezseniz, vitrindekileri daha önce gördüğünüzü düşünüyorsanız da, zemin katta bulunan ”Lüks Bulvarı”na mutlaka bir göz atın.

Berlin’de Alışveriş için en iyi ve en lüks adreslerden biri olan bu cazibe merkezinde, yemek yiyip bir şeyler içebileceğiniz yerler de bulunabilir.

16.Neues Museum

Berlin Gezilecek Yerler
Neues Museum – Kaynak ; flickr.com/mike-steele

1855 yılında kapılarını aralayan Neues Museum, 1945’teki bombalamaların ardından kapılarını uzun bir süre kapatmış olsa da, 2009 yılında yeniden ziyaretçiye açılmış. Müzede sergilenen eserler daha çok Antik Mısır Medeniyeti ağırlıklı olsa da, farklı medeniyetlere ait birbirinden değerli eserleri de müzede görebiliyorsunuz.

Neues Müzesi, Prusya’da zamanının en önemli yapı projelerinden biriydi. Friedrich August Stüler tarafından 1843 ile 1855 yılları arasında inşa edilen bina, hem tüm Müzeler Adası topluluğunun bir parçası olarak hem de bağımsız bir yapı olarak 19. yüzyılda müze yapımının en önemli belgelerinden biri olarak kabul ediliyor.

Neues Müzesi’ndeki en eski obje, Prehistorya ve Erken Tarih Müzesi’nde sergilenen yaklaşık 5.700 nesneden biri olan Paleolitik döneme ait 700.000 yıllık bir el baltasıdır.

17.Terörün Topoğrafyası (Topography of Terror)

Berlin Gezi Rehberi
Terörün Topoğrafyası – kaynak ; flickr.com/jonathan

Üçüncü Reich sırasında Nazi rejimi tarafından işlenen suçlar ve zulümler hakkında Berlin, her yıl bir milyondan fazla insan tarafından ziyaret ediliyor. Müze, 1933’ten 1945’e kadar Gestapo ve SS karargahlarının bulunduğu aynı yerde bulunuyor.

İkinci Dünya Savaşı’nın sonunda, Üçüncü Reich’in binaları Müttefikler tarafından yerle bir edilmişti, ancak SS tarafından kullanılan mahzenler yeraltında gömülü kalmış.

1987’de Berlin Duvarı’nın kalıntılarına bitişik olan alan, bir açık hava anıtına dönüştürülmüş ve 2010’da yeni bir dokümantasyon merkezi eklenerek günümüzdeki halini almış.

Burada fotoğraflar, videolar, belgeler ve etkileşimli sergilerle, Üçüncü Reich’ın zulmünün tarihini ve kaynağından savaş sonrası döneme kadar suç faaliyetlerini görebiliyorsunuz. Daha çok tarih severlerin ilgisini çekebilecek, bir çeşit müze duvarı da denebilir.

18.Treptower Parkı ve Sovyet Savaş Anıtı

Berlin Gezilecek Yerler
Treptower Parkı ve Sovyet Savaş Anıtı – Kaynak ; flickr.com/tim-gage

Berlin’in güney merkezindeki Spree Nehri‘nin yanında, şehirdeki bir başka güzel yeşil alan olan Treptower Parkı, şehirdeki görülmesi gereken en sakin yerlerden biri. Burası daha çok Alman gençlerin çimlerde oturup zaman geçirdiği yerlerden biri olarak biliniyor olsa da, turistler arasında da oldukça rağbet görüyor.

1884 yılında 84 hektarlık bir alan üzerine kurulmuş olan parka, savaşın hemen ardından ölen 80.000 Sovyet askeri için muazzam bir anıt ve mezarlık inşa edilmiş. Parkta görülmesi gereken en önemli yerlerden biri de işte bu Sovyet Savaş Anıtı’dır.

Eğer parkı yaz aylarında ziyaret ediyorsanız, nehir kenarında yürüyüş yapabileceğiniz 4 km’lik bir yürüyüş yolu da bulunuyor. Ayrıca burada, yaz aylarında tekne gezintisine de çıkabilirsiniz.

19.Kaiser Wilhelm Anıt Kilisesi (Gedächtniskirche)

Berlin Gezilecek Yerler Listesi
Kaiser Wilhelm Anıt Kilisesi – Kaynak ; flickr.com/joan

Berlin’in en ünlü simge yapılarından biri olan Kaiser Wilhelm Anıt Kilisesi, adından anlaşılabileceği üzere hem anıt hem de bir kilise.

1943’te İkinci Dünya Savaşı sırasında hasar görmüş ve savaş dönemini hatırlatmak amacıyla da yeniden inşa edilmiyor. Bu yüzden de Berlinliler için bir anıt niteliği taşıyor.

Orijinal kilise 1890 yılında Neo-Romanesk bir tarzda inşa edilmiş. 1943’ten sonra harap olmuş olan kilisenin yıkılması veya yeniden yapılması konusunda o dönemde ciddi anlamda tartışmalar yaşanmış. Daha sonra bombalanmış olan kilisenin bir anıt olarak kalmasına ve bu anıtın hemen yanına da yeni bir kilise yapılmasına karar verilmiş. Mimar Egon Eiermann, kalıntıların hemen yanında oldukça modern bir kilise inşa etmiş ve o günden günümüze burası bir ‘Anıt-Kilise’ olarak anılıyor.

20.Alte Nationalgalerie (Eski Ulusal Galeri)

Berlin de Yapılacak Şeyler
Alte Nationalgalerie (Eski Ulusal Galeri) – Kaynak ; flickr.com/a-peach

Mimar Friedrich August Stüler tarafından bir Yunan tapınağını andıracak şekilde tasarlanmış neoklasik bir yapının içerisinde yer alan Eski Ulusal Galeri, 19. yüzyıla ait birbirinden değerli tablolara ve heykellere ev sahipliği yapıyor.

1876 yılında kapılarını aralayan Eski Ulusal Galeri de, Müzeler Adası’nda bulunuyor.

21.Sony Center

Berlin Gezi Rehberi
Sony Center – Kaynak; flickr.com/joan

Potsdamer Platz’da 2000 yılında açılmış olan Sony Center, Berlin’de en çok ziyaret edilen modern bir bina kompleksi.

Helmut Jahn ve Peter Walker tarafından tasarlanan binanın merkezi cam kulelerle çevrili ve çadır benzeri bir gölgelikle korunan, gerçek bir gösteri hissi yaratan bir tür plazadır.

İnşaatına 1995 yılında başlanmış ve 2000 yılında kapılarını aralamış olan kompleks, birçok mağaza, restoran, otel odaları, lüks kiralık süitler, ofisler, film ve sanat müzeleri, sinema salonları, bir IMAX tiyatrosu, küçük bir LEGO alanı ve bir Sony mağazası içeriyor. Görülmeye değer bir cazibe merkezi olduğundan rotanıza ekleyin deriz.

22.Prenzlauer Berg

Prenzlauer Berg – Kaynak ; flickr.com/francisco-anzola

Berlin’de çocuklarla gezilecek yerler arasında en popüler spotlardan biri olan Prenzlauer Berg, oyun parkları, çocuk mağazaları, ailelere uygun birbirinden güzel cafeleri ve sokak sanatçılarıyla şehirdeki en popüler bölgelerden.

Bir eğlence ve alışveriş bölgesi de diyebileceğimiz Prenzlauer Berg’de savaş öncesi dönemden kalma restore edilmiş birbirinden renkli tarihi binaları da görebilirsiniz.

23.Kreuzberg

Kreuzberg – Kaynak ; flickr.com/i-bi

Berlin’in en farklı semtlerinden biri olan Kreuzberg, şehirde konaklama için de en çok tercih edilen bölgelerden biri. Öğrenci, sanatçı ve büyük bir Türk nüfusuna ev sahipliği yapan bu bölge, turistlerin popüler gezi duraklarından.

Birbirinden güzel restoranları, cafeleri ve çok kültürlü atmosferiyle ilginizi çekecektir. Ayrıca semtte çok sayıda canlı müzik mekanlarını da bulabilirsiniz.

24.Oberbaum Köprüsü ve Sarı Tren

Oberbaum Köprüsü ve Sarı Tren – Kaynak ; flickr.com/micharl-foto

Berlin’nin en popüler instagram spotlarından biri olan Oberbaum Köprüsü, sarı tren ile birlikte çok güzel bir görüntüye sahne oluyor.

Friedrichshain ve Kreuzberg’in popüler mahallelerini birbirine bağlayan, Spree Nehri’nin yanında yer alan köprü, daha çok II. Dünya Savaşı ile anılıyor olsa da günümüzde Berlin’de en güzel fotoğraf kareleri yakalayabileceğiniz yerlerden biri.

25.Rotes Rathaus

Berlin de Gezilecek Yerler - Rotes Rathaus
Rotes Rathaus – Kaynak ; flickr.com/joan

Berlin’in en iyi bilinen ve en turistik meydanlarından biri olan Alexanderplatz yakınlarında bulunan Rotes Rathaus, Berlin Belediye Binası’dır. Kırmızı renginden dolayı bu ismi almış olan tarihi yapı, şehir merkezinde kolay ulaşabilir bir konuma sahip olduğundan, turistik popüler gezi durakları arasında yer alıyor. Günümüzde bu bina Belediye başkanı ve Berlin eyaleti hükümetine ev sahipliği yapıyor.

Berlin Gezilecek Yerler listesine eklenebilecek alternatif cazibe merkezleri

Yukarıdaki 25 yer, Berlin gezilecek yerler listesindeki en popüler ve en önemli cazibe merkezlerinden olsa da, şehirde daha görülmeye değer çok sayıda yer var. Eğer 4-5 günlük bir Berlin gezisi planlıyorsanız aşağıdaki turistik noktaları da listenize eklemeyi düşünebilirsiniz.

26.Mauerpark

Mauerpark

Açık hava karaokesi ve bit pazarıyla ünlü Mauerpark, rotanıza ekleyebileceğiniz en hareketli ve en popüler çekim merkezlerinden biri.

Prenzlauer Berg’deki Mauerpark’ın hemen yanında, tezgahların profesyonel satıcılardan ziyade özel satıcılar tarafından işletildiği bir bit pazarı var. Sunulan ürün yelpazesi buna göre çeşitlidir. Burada düzenli antika sergileri bulamazsınız, bunun yerine eski plaklara göz atmak ve ev eşyaları, giysiler, müzik aletleri ve bisikletler almak için uğrayabilirsiniz.

2009 yılından beri her pazar günü parka getirilen karaoke sayesinde yüzlerce kişinin önünde şarkı söyleme şansını yakalayabilirsiniz 🙂 Herkes amatör olduğundan dolayı ortaya çok güzel görüntüler çıkıyor. Berlin’de yeteri kadar zamanınız varsa ve sıcak bir yaz günü şehri ziyaret ediyorsanız pazar günü buraya mutlaka uğrayın derim.

Bit pazarı ve karaokeye ek olarak, Mauerpark başka vesilelerle de çok sayıda ziyaretçi çekiyor. Çok sayıda etkinliğe ve konsere de ev sahipliği yapan park, yaz aylarında çok kalabalık ve hareketli oluyor.

  • Mauerpark’a girişler ücretsiz

27.Berlin Botanik Bahçesi

Berlin Botanik Bahçesi

Şehrin güneybatı kesiminde 125 dönümlük bir alanı kaplayan Berlin Botanik Bahçesi (Botanischer Garten Berlin), etobur bitkiler, kaktüsler ve orkideler de dahil olmak üzere 22.000’den fazla bitki türüyle dünyanın en büyük ikinci bahçesi olma ünvanına sahip.

Arazi ayrıca seralara ve Berlin Botanik Müzesi’ne (Berlin Botanisches Museum Berlin) ev sahipliği yapıyor.

1600’lerin sonlarında bir mutfak bahçesi olarak başlayan şey, sonunda dünya çapında halka açık bir bahçeye dönüştü. Berlin Botanik Bahçesi, botanik disiplinini incelemek için 1879’da resmen açılmış. Bugün bahçe, Afrika sulu meyveleri ve Güney Afrika ve Avustralya’dan türler de dahil olmak üzere dünyanın çeşitli bölgelerinden bitkilerle dolu 15 sera içeriyor.

Bahçenin 11 farklı bölümünü ve müzeyi bağımsız olarak gezebiliyorsunuz.

1897 ve 1910 yılları arasında mimar Alfred Koerner tarafından tasarlanan bahçe üç bölümden oluşuyor: Arboretum (odunsu bitkiler ve gül koleksiyonu), dünyanın dört bir yanından benzer coğrafi bölgelerden bitki oluşumları ve yaklaşık 1500 bitkiden oluşan sistematik botanik bölümü.

Dönüm noktası olan Tropikal Sera, cam ve çelikten 19. yüzyılın sonlarına ait art nouveau tasarımının muhteşem bir örneğini sunuyor. Yirmi beş metre yüksekliğinde ve bahçenin doğu ucunda yer alan bu yapı, etrafına yerleştirilmiş 14 adet teşhir serasının üzerinde yükseliyor.

Botanik Bahçesi sadece yaz aylarında popüler bir cazibe merkezi değildir. Kış aylarında da Afrika, Avustralya, Doğu Asya, tropik bölgeler ve Akdeniz havzasındaki bitkileri keşfetmek için Mevsimlik Parkurları kullanabiliyorsunuz.

Nasıl gidilir ? ; Berlin Botanik Bahçesi, Dahlem semtinde Königin-Luise-Strasse 6-8’de yer alıyor. Toplu taşıma ile oraya gitmek için S-Bahn veya U-Bahn ile Rathaus Steglitz’e gidin ve 15 dakika yürüyün ya da M48 otobüsüne binerek Botanischer Garten’e gidebilirsiniz.

  • Giriş ücreti ; 6€, müzeye de girmek istiyorsanız ayrıca bir 3€ ödemeniz gerekiyor
  • Ziyaret saatleri ; Haftanın her günü 09:00-19:00 saatleri arası.

28.Berlin Hayvanat Bahçesi

Berlin Hayvanat Bahçesi

Almanya’nın en eski hayvanat bahçesi olan Berlin Hayvanat Bahçesi, özellikle çocuklarla gezilecek yerler listesinde olsa da, her yaştan turistin keyifli dakikalar geçirebileceği bu cazibe merkezini mutlaka listenize ekleyin derim.

33 hektarlık bir alanda yaklaşık 14.000 hayvana ev sahipliği yapan hayvanat bahçesi, ayrıca dünyadaki türler bakımından en zengin hayvanat bahçesi olma ünvanına da sahip.

Hayvanat bahçesinde ayrıca çocuklar için büyük bir oyun alanı, restoranlar ve dinlenme alanları bulunuyor.

1 Ağustos 1844’te Berlin Hayvanat Bahçesi, Avrupa’nın dokuzuncu hayvanat bahçesi olarak açılmış. İlk yönetici Martin Hinrich Lichtenstein’dı. Lichtenstein’ın ölümünden sonra Heinrich Bodinus hayvanat bahçesi müdürlüğünü devraldı. İlk egzotik görüntüsü 1871’de bir antilop eviydi. Bir fil evi, bir devekuşu evi, bir yürüyen kuş evi ve bir fil kapısı eklendi.

Her geçen yıl hayvanlar eklenerek büyüyen Berlin Hayvanat Bahçesi günümüzde 14 bin hayvana ev sahipliği yapıyor.

  • Giriş ücreti ; Yetişkinler 15,50€ çocuklar ise 8€.
  • Ziyaret saatleri ; 09:00-18:00

29.Berlin Story Bunker

Berlin Story Bunker – kaynak ; flickr / torsten_maue

70 milyon cana mal olan bir savaşın ürkütücü bir hatırlatıcısı ve Berlin gezilecek yerler listesindeki en anlamlı çekim merkezlerinden biri olan Berlin Story Bunker, sadece rehberli turlarla ziyaret edilebiliyor. Turlar Almanca veya İngilizce olarak yapılıyor.

Kronolojik bir şekilde Berlin’i ve tarihini keşfedebileceğiniz bu müze, Anhalter İstasyonu’ndaki bir sığınakta yer alıyor. Kompakt bir site olan müze, ziyaretçileri 30 farklı sergiyle 800 yıllık Berlin yaşamında bir yolculuğa çıkarmak için tasarlanmış.

18. yüzyılda Büyük Frederick döneminden Bismarck yönetimindeki Alman İmparatorluğu ve 20. yüzyılın sonlarına ve Berlin Duvarı’nın yıkılışına kadar olan dönemi bu müze içerisinde görebiliyorsunuz.

Aynı sığınakta Hitler ile ilgili bir sergiyi ziyaret edebilirsiniz. Nasıl oldu da bu kadar çok kişi Hitler’e oy verdi? Nasıl Nazi oldu? Nasıl iktidara geldi? Antisemitizm, toplama kamplarına ve Holokost’a nasıl yol açtı? Generaller ve askerler neden sonuna kadar katıldı? Diktatör Hitler’in intiharıyla tarihin kanlı savaşını fiilen nasıl sona erdirdi.

Orijinal sığınak alanının yeniden yapılandırılmasının yanı sıra sürücü sığınağının bir modeli, fotoğrafları, belgeleri ve filmleri görülebilir.

  • Giriş ücreti ; 13,50€
  • Ziyaret saatleri ; 10:00-19:00

30.Markthalle IX (Neun)

Kreuzberg’deki Markthalle Neun, 19. yüzyıldan kalan birkaç tarihi pazar salonundan biri. Ekolojik ve bölgesel olarak üretilmiş ürünler sunan çok sayıda küçük bayiye ev sahipliği yapan pazar, Almanların günlük ihtiyacını karşıladığı yerlerden biri olsa da, turistler arasında da oldukça popüler bir yer.

Temel ürün yelpazesi, dünyanın her yerinden günlük ürünler ve spesiyalitelerden oluşur. Bunların çoğu, gıdalarının çevre dostu ve bilinçli bir şekilde işlenmesine özel önem veren bölgesel üreticiler tarafından sağlanıyor.

Çarşıda ayrıca bir cam kasap ve iki fırın, bir tütsühane ve aşçıları iş başında izleyebileceğiniz bir kantin bulunmaktadır.

31.Müggelsee

kaynak ; flickr / Andy Scheidle

Berlin’in doğu banliyölerinde bulunan doğal bir göl olan Müggelsee, daha çok plajlarıyla ilgi görüyor. Almanların yaz aylarında serinlediği bu göl etrafında 3 farklı kumsal bulunuyor. Bunlardan biri de çıplaklar plajı.

Yaz aylarında oldukça kalabalık olan bir altın kum şeridi olan Müggelsee lido’ya girmek ücretsiz. Burada snack barlar ve plaj voleybolu da var. Daha ileride ise, Seebad Friedrichshagen adlı bir diğer plaj bulunuyor. Bu plaj da oldukça kalabalık ancak lido’ya nazaran biraz daha sakin denebilir.

İki plaj da hafta sonu aşırı yoğun oluyor. Daha çok Almanların tercih ettiği plajlar olsa da, turistleri de burada görebiliyorsunuz.

  • Seebad Friedrichshagen plajı giriş ücreti günlük 6€, ancak Lido’ya girişler ücretsiz.
  • Berlin şehir merkezinden S-Bahn trenleriyle bu plajlara rahatlıkla gidebilirsiniz. Ayrıca yeteri kadar zamanınız varsa, plaja bisikletlerle de gitmeyi düşünebilirsiniz.

32.Boros Foundation (Sammlung Boros)

Boros Foundation

Berlin şehir merkezinin kalbinde yer alan bu beş katlı beton Nazi sığınağı, Sovyet hapishanesinden bir gece kulübüne ve gece kulübü kapandıktan sonra da bir galeriye dönüşmüş.

Günümüzde bir müze olarak hizmet veren bina, 80 odalı ve Christian ve Karen Boros çiftinin özel koleksiyonunun bir parçasına sahip.

Ustalıkla seçilmiş koleksiyon, 1990’dan günümüze uluslararası sanatçıların çalışmalarını sunuyor. Boros ailesi, önceki yıllarda Ai Weiwei ve Wolfgang Tillman gibi cesur sanatçıları sergilemenin yanı sıra, geleceği parlak yetenekleri desteklemeyi de seviyor. En son koleksiyonlarında Martin Boyce, Fabian Marti ve Paulo Nazareth dahil 19 sanatçının eserleri yer aldı.

Galeriyi sadece 90 dakikalık rehberli turlarla ziyaret edebiliyorsunuz, bireysel geziye izin verilmiyor.

Çağdaş sanata merakınız varsa, Berlin’e kadar gelmişken göz atmaya değer.

  • Ziyaret saatleri ; Cumartesi ve pazar günleri 10:00-18:00 saatleri arası.
  • Giriş ücreti ; 10€

33.Tempelhofer Feld

Tempelhofer Feld – kaynak ; flickr / abbilder

Hitler’in yardımcıları tarafından inşa edilen ve Müttefik Hava İkmal sırasında yaklaşık iki milyon insan tarafından can simidi olarak kullanılan Tempelhof Havalimanı, artık Central Park’tan daha büyük kapsamlı bir kentsel oyun alanı.

Güneşli günlerde, binlerce Berlinli terk edilmiş pistlerde koşuyor, eski radar istasyonunun altında bisiklet sürüyor ve Soğuk Savaş döneminden kalma uçakların yanında mangal yapıyor.

Büyüleyici tarihi, büyüklüğü ve benzersizliğinin yanı sıra Tempelhofer Feld’i bu kadar özel yapan şeylerden biri de Berlinlilerin onu kullanma şeklidir. Yeterince uzun süre kalırsanız, çimlerde arıcıları, podyumda rüzgar sörfçülerini, asfaltta kriket oyuncularını, ormandaki ziplinerleri ve çok daha fazlasını göreceksiniz.

Yaklaşık 1000 dönümlük Tempelhofer Feld, en iyi bisikletle deneyimlenir. Görülecek çok şey var ; bir biergarten (bira bahçesi), bisiklet kiralayabileceğiniz yer, paten ve koşu parkuru, piknik ve barbekü alanları, basketbol sahaları ve daha fazlası.

  • Giriş ücretsiz.

34.German Historical Museum (Alman Tarihi Müzesi)

Alman Tarihi Müzesi – kaynak ; flickr / Fred Romero

1987’de Berlin’in 750. yıldönümünü kutlamak için kurulan Alman Tarihi Müzesi (Deutsches Historisches Museum veya DHM), şehrin zengin tarihi hakkında daha fazla bilgi edinmek isteyenler için mutlaka ziyaret edilmesi gereken yerlerden bir tanesi.

Bu müze, ülkenin kuruluşundan Berlin Duvarı’nın yıkılışına kadar çeşitli dönemler ve olaylarla ilgili büyüleyici eserlerin sergilendiği bir dizi tarihi sergi salonundan oluşuyor. Diğer önemli noktalar arasında tıp, moda, din, baskı, sanat ve fotoğrafçılıkla ilgili sergiler yer alıyor. Askeri teçhizatlara merakı olanlar da müzenin geniş tarihi zırh, silah ve üniforma koleksiyonuna göz atabilir.

  • Giriş ücreti ; Yetişkin 8€, 18 yaş altı çocuklar ise müzeyi ücretsiz ziyaret edebiliyor.
  • Ziyaret saatleri ; 10:00-18:00

35.Berlin Yahudi Müzesi

Berlin Yahudi Müzesi – kaynak ; flickr / Antoon Kuper

Mimar Daniel Libeskind tarafından tasarlanan Berlin Yahudi Müzesi (Jüdisches Museum Berlin), onu Berlin’in en çarpıcı yerlerinden biri yapan çinko panelli bir dış cepheye sahip.

2001 yılında kurulmuş olan müzede Orta Çağ’dan günümüze Yahudi Almanların uzun tarihini ve mücadelesini gösteren çok çeşitli tarihi eserler ve bağışlanmış koleksiyonlar bulacaksınız.

Sergiler arasında sanat eserleri, dini nesneler ve korunmuş ve kurtarılmış 24.000 fotoğraf yer alıyor. Müze aynı zamanda geniş bir kütüphaneye ve sık eğitim programlarının yapıldığı Berlin Yahudi Müzesi Akademisi’ndeki arşivlere de ev sahipliği yapmaktadır. Müze galerileri, Hanuka, anti-semitizm, Orta Doğu çatışması, Kudüs tarihi ve kültürü ve Münih haham Leo Baerwald’ın hayatına adanmış bölümleri içerir.

Giriş ücreti ; 8€

Ziyaret saatleri ; 10:00-18:00

36.German Museum of Technology (Alman Teknoloji Müzesi)

Alman Teknoloji Müzesi – kaynak ; flickr / Sergiy Galyonkin

Almanya’nın endüstriyel ve teknolojik hünerini sergilemek ve kutlamak için 1983 yılında kurulmuş olan Alman Teknoloji Müzesi (Deutsches Technikmuseum), Berlin gezilecek yerler listesinde olması gereken bir diğer popüler çekim merkezi.

Daha çok çocuklu ailelerin ilgisini çeken bu müzede, ailece yapılacak birbirinden eğlenceli şeyler bulabiliyorsunuz. 1843’e kadar uzanan bir dizi korunmuş buhar motoru da dahil olmak üzere sergilenen çok sayıda araç ve uçak var. Diğer önemli noktalar arasında, hafta sonları müzeden lokomotif deposuna 1930’lardan kalma eski bir trene binmek yer alıyor.

Alman bilim tarihini eğleceli bir şekilde sunmak için 1983 yılında kurulan müze, uygarlık tarihindeki teknoloji ve insanların günlük yaşamı da dahil olmak üzere hem eski hem de modern teknolojinin sayısız yönünü sergiliyor.

İkinci Dünya Savaşı sırasında yıkılan eski Hamburger Bahnhof’un demiryolu bahçesinde yer alan Alman Teknoloji Müzesi, geniş bir buharlı tren ve elektrikli tren koleksiyonuna sahip olmasıyla da ilgi görüyor. Aynı zamanda ziyaretçilerin demircilerin nasıl çalıştığını görebilecekleri tarihi bir bira imalathanesi ve bir demirci çalışma yeri de var.

  • Giriş ücreti ; 8€
  • Ziyaret saatleri ; Pazartesi günleri kapalı olan müzeyi haftanın diğer günleri 10:00-18:00 saatleri arasında ziyaret edebilirsiniz.

37.Hackescher Markt

Hackescher Markt – kaynak ; flickr / Dennis Van Zuijlekom

Mitte’deki bu mahalle sadece gece hayatı için popüler bir yer değil, aynı zamanda kendine has bir cazibesi olan modaya uygun bir alışveriş bölgesidir.

Sekiz avludan oluşan karmaşık bir labirentten oluşan, Berlin şehir merkezindeki tarihi bir meydan olan Hackescher Markt, harika yiyecek ve içeceklerle doymak isteyen ziyaretçiler için mutlaka ziyaret edilmesi gereken bir yerdir.

38.Panoramapunkt Berlin

Panoramapunkt Berlin – kaynak ; flickr / Diamond Geezer

Doğrudan Potsdamer Platz’da bulunan Panoramapunkt görüntüleme platformu, size birçok farklı simge yapıyı görmenizi sağlar. Buradan şehrin modern mimarisini ve tarihi özelliklerini görebilirsiniz.

Avrupa’nın en hızlı asansörüyle, siz farkına bile varmadan 25. kattaki seyir platformunda olacaksınız. Sadece 20 saniye içinde Potsdamer Platz’ın 100 metre yukarısındasınız. Panoramapunkt, Kollhoff Kulesi’nin tepesindedir. Alexanderplatz’daki TV Kulesi, Müze Adası’ndaki Berlin Katedrali veya Bundeskanzleramt ve Gedächtniskirche buradan görebileceğiniz cazibe merkezlerinden bazıları.

24. kattaki açık hava sergisi Berliner Blicke, Potsdamer Platz’ın tarihini anlatan resimler ve sesli bir rehber sunuyor. Sergi, Potsdamer Platz’ın geçmişte nasıl olduğunu görmenizi sağlıyor.

39.Gärten der Welt

Berlin gezilecek yerler blog
Gärten der Welt – kaynak ; flickr / Judithtb

Bir Kore çay seremonisi, bir Japon kiraz çiçeği festivali ve dünya çapında bahçıvanlık hakkında bilmek istediğiniz her şeye sahip olan Gärten der Welt, Berlin’de kaçırmak istemeyeceğiniz cazibe merkezlerinden biri.

Bugün daha çok “Dünya Bahçeleri” olarak bilinen geniş Marzahn Dinlenme Parkı, Doğu Berlin belediyesi tarafından 1987 yılında şehrin 750. kuruluş yıl dönümü anısına açılmıştır. Yıllar içinde Japon, Bali, Orta Doğu, Kore ve Hıristiyan temalı bahçelerin yanı sıra İtalyan Rönesans Bahçesi ve Kurtarılan Ayın Çin Bahçesi eklendi. Sonuncusu, Almanya’nın en büyük Çin bahçesi ve Çin öğretisine göre dünyanın mükemmel uyumunun ve birliğinin sembolü olarak kabul edilen ay ile Berlin şehrinin yeniden birleşmesini işaret ediyor.

Dünya Bahçeleri, yaklaşık 40 hektarlık bir alanda yalnızca eksiksiz bir bahçecilik dünyası sunmakla kalmıyor. Yürüyüşlerin yanı sıra otantik Çin, Japon ve Kore çay evlerinde çay seremonileri gibi gastronomik lezzetlerin de tadını çıkarabilirsiniz.

Dünya Bahçeleri her yıl başka birçok etkinliğe sahne oluyor: her baharda Kiraz Çiçeği Festivali, yaz sonunda ışıldayan fenerlerle Çin Ay Festivali ve konserler ve havai fişeklerle Viva la Musica gibi etkinliklere de ev sahipliği yapıyor.

40.Kurfürstendamm Caddesi

Kurfürstendamm Caddesi

Halk arasında Ku’Damm olarak bilinen Kurfürstendamm, Unter den Linden ile birlikte Berlin’in en seçkin caddelerinden biri. Daha çok alışveriş için tercih edilen caddede, çok sayıda restoran ve cafe de bulabilirsiniz.

Almanya’nın Champs-Élysées’e veya New York’un Beşinci Caddesine cevabı olan Kurfürstendamm, şehrin en iyi moda butiklerinden bazılarına ve uluslararası markalara ev sahipliği yapan şehrin en ünlü caddelerinden biri.

Unter den Linden ile birlikte Kurfürstendamm, Berlin’in en ünlü bulvarlarından biridir. Kaiser Wilhelm Memorial Kilisesi’nde başlar ve batıda Halensee adlı yerleşim bölgesine kadar 3 km uzanır.

Kurfürstendamm, başlangıçta on altıncı yüzyılda inşa edilen Grunewald’da bir av köşküne giden bir yolmuş. 19. yüzyılın sonu ve 20. yüzyılın başında şehrin en övülen caddelerinden biri haline getirilmiş. Aynı zamanda ilk tiyatroların, kafelerin, kabarelerin ve gece kulüplerinin inşasına eşlik eden entelektüeller ve sanatçılar için bir merkez haline gelmiş. Günümüzde hem yerel halkın hem de turistlerin popüler gezi duraklarından biri.

41.Hackesche Höfe

Hackesche Höfe

Mitte semtinde sekiz avludan oluşan bir ağ olan Hackesche Höfe, eski ile yeninin, doğu ile batının kozmopolit bir karışımına sahip olmasıyla ilgi görüyor. Tarihi binalar, çeşitli kafe ve restoranların yanı sıra mücevherden hediyelik eşyaya kadar her şeyin satıldığı butiklere ev sahipliği yapmaktadır. Ayrıca birkaç gece kulübünü de yine bu avlularda bulabilirsiniz.

Hackesche Höfe, Berlin’in en popüler cazibe merkezlerinden biri. Yeniden birleşmeden bu yana, hem sahne meraklıları hem de turistler için ana buluşma noktalarından biri olan bu kompleks, ayrıca şehirdeki en iyi Instagram spotlarından biri.

Kompleks, Mitte’deki Spandauer Vorstadt’ın tarihi Scheunenviertel bölgesinde yer almaktadır. Bunlar, Almanya’daki en büyük tek avlulu komplekstir ve 1972’den beri koruma altına alınmış binalardır.

42.Unter den Linden

Unter den Linden

Berlin’in en eski ve en görkemli bulvarı, Musuem Adası’ndan Brandenburg Kapısı’na kadar doğudan batıya doğru uzanır.

Rota, Berlin kadar eskidir ve Unter den Linden’e adını veren ıhlamur ağaçları 1647’de dikilmiştir. Ancak bulvar, bugünkü ihtişamını ancak 18. yüzyılda, Büyük Frederick döneminde almıştır.

Almanca’da “ıhlamur ağaçlarının altı” anlamına gelen Unter den Linden, Kurfürstendamm ile birlikte Berlin’in ana bulvarlarından biridir. Berlin’deki en güzel binalardan bazılarına ev sahipliği yapmaktadır.

Uzun cadde, 2. Dünya Savaşı’ndan sonra başkent bölünene kadar Berlin’in ana arterlerinden biriydi. 1945’ten sonra Unter den Linden’in iki yanında bulunan binaların çoğu hava saldırıları nedeniyle yıkıldı. Kalan binalar, Berlin Duvarı inşa edildikten sonra Doğu Almanya’daydı.

Berlin Duvarı’nın yıkılmasının ardından Almanya yeniden birleştiğinde, Unter den Linden, Berlin’deki önemli konumunu geri aldı ve bir kez daha başkentin gözde caddelerinden biri olarak kabul edildi. Brandenburg Kapısı’ndan Schlossbrücke’ye (Kale Köprüsü) kadar uzanan 1,5 kilometrelik cadde, şehrin en önemli binalarından bazılarıyla çevrili.

43.Tränenpalast (Palace of Tears)

Tränenpalast (Palace of Tears)

Soğuk Savaş döneminde günlük hayata duygusal bir bakış sunan Tränenpalast, Doğu ve Batı Berlin arasında bir sınır geçiş noktasıydı. Artık bir zamanlar karşıya geçenlerin hikayelerini belgeleyen bir müze görevi görüyor.

Bina, Friedrichstraße tren istasyonunda bulunur ve küçük olmasına rağmen, şehrin bölünmesini ve yeniden birleşmesini hatırlatıyor. Ayrıca girişler de ücretsiz.

44.Berlin Olimpiyat Stadyumu

Berlin Olimpiyat Stadyumu

Olympiastadion Berlin, şehrin kuzey kesiminde yer alır ve aslen 1936 Olimpiyatları için bir mekan olarak inşa edilmiştir ve bugün hala futbol maçları da dahil olmak üzere önemli spor etkinliklerine ev sahipliği yapmaktadır (Hertha BSC Berlin’in sahasıdır).

Almanya’nın en önemli atletizm mekanlarından biri olmasının yanı sıra, stadyumun büyüleyici bir tarihi var ve sadece göz alıcı mimarisi için görülmeye değer.

45.Kaufhaus des Westens (KaDeWe)

Kaufhaus des Westens (KaDeWe)

Resmi adı Kaufhaus des Westens olan, Berlin’in kalbinde yer alan bu büyük mağaza, Londra’daki Harrods’tan sonra Avrupa’nın en büyük mağazası olma iddiasıyla 100 yılı aşkın bir süredir bir şehir ikonu olmuştur.

Amiral gemisi KaDeWe, tasarımcı modası, gurme lezzetler ve son teknoloji elektronik ürünlerle dolu birkaç kata ev sahipliği yapıyor. Alışveriş için olmasa bile yeme içme ya da sadece mimariye göz atmak için bile uğrayabilirsiniz.

46.Konzerthaus Berlin

Konzerthaus Berlin

Berlin’deki Konzerthaus, şehrin en ünlü ve en görkemli sanat mekanlarından biridir. Görkemli ön cephesi için bile burayı ziyaret edebilir ya da gösterişli ana oditoryumunda bir klasik müzik performansı izleyebilirsiniz.

Konzerthaus, Gendarmenmarkt’ta bulunan bir dizi konser salonunun sonuncusudur. Selefleri 18. yüzyıldan kalma Französische Komödienhaus (Fransız Komedi Tiyatrosu) ve 19. yüzyıldan kalma Schauspielhaus idi; mevcut bina, ikinci mekanın yeniden inşasıdır. Yeniden inşa sırasında, orijinal tasarımı hala yansıtmasına rağmen, iç mekan tamamen yeniden inşa edilmiş.

47.Spandau Citadel

Spandau Citadel

Havel Nehri’ndeki küçük bir adada bulunan 16. yüzyıldan kalma Spandau Kalesi, dünyanın en iyi korunmuş Rönesans kalelerinden biri olarak kabul edilir. Hendeği, asma köprüsü ve ok ucu şeklindeki tabyalarıyla askeri mimaride de gerçek bir ders kitabıdır. Bugünlerde etkileyici kompleks, binlerce yarasa için müze, kültürel mekan ve kışlama alanı gibi çoklu görevleri yerine getiriyor. Geniş manzaralar için 30 m yüksekliğindeki Julius Kulesi’ne tırmanın. En iyi uluslararası sanatçılar yaz aylarında Citadel Müzik Festivali’nde sahne alır.

Kalenin tarihi, genel olarak Spandau’nun tarihi ve bir zamanlar Berlin’in şehir manzarasının bir parçası olan siyasi anıtlar hakkında kalıcı sergiler var.

Berlin Gezilecek Yerler (Çocuklu Ailelere Özel)

Berlin

Almanya’nın süper havalı başkenti, belki de şaşırtıcı bir şekilde, aynı zamanda harika bir aile tatil yeridir. Göllerine ve şaşırtıcı sayıdaki oyun alanlarına ek olarak, Berlin’de özellikle çocukların meraklı zihinleri için tasarlanmış birçok heyecan verici müze vardır. Hayvanlara ve deniz canlılarına yakınlaşma fırsatları da var. İşte tüm ailenin eğlenmesi için Berlin’deki en eğlenceli aktiviteler ;

LEGOLAND

Legoland Berlin, sizin ve çocuklarınızın Lego’larla oynayabileceği, etkileyici kreasyonlar yapabileceği ve diğer temalı deneyimler yaşayabileceği muhteşem bir tema parkıdır. Beklediğiniz gibi, legolar buradaki gösterinin yıldızı ve çocuklarınızın yaratıcılıkla çılgınca koşmasına izin veriyor.

Legolara ek olarak, yüksekten uçan bir atlıkarınca da dahil olmak üzere çeşitli oyuncaklar bulacaksınız. Bu parkta ayrıca çocuklarınızın içinde oynayabileceği bir tiyatro ve bir kale bulunmaktadır. Fabrika sergisinde kendi Lego parçalarınızı da yapmayı unutmayın.

BergWerk.Berlin

BergWerk.Berlin, hem çocukların hem de yetişkinlerin maceralı ve adrenalin dolu bir deneyim için keyfini çıkarabilecekleri kapalı bir yüksek ip engel kursu. Her şey içeride olduğundan, dışarıda hava nasıl olursa olsun eğlence bulabilirsiniz.

Alman Teknoloji Müzesi

Alman Teknoloji Müzesi, demiryolu taşımacılığı, uçak ve bilgisayarlar dahil olmak üzere teknolojinin gelişimini gösterdiği için hem çocuklar hem de yetişkinler için eğlenceli bir destinasyondur. Müze başlangıçta lokomotif başarılarını sergilemek için kuruldu, ancak o zamandan beri havacılık ve bilgisayar teknolojisini de içerecek şekilde büyüdü ve özellikle çocukların ilgisini çekmeye devam ediyor.

Berlin Hayvanat Bahçesi

Yukarıda da bahsettiğimiz gibi, hayvanat bahçesi de çocuklarla ziyaret edilebilecek en popüler ve en iyi yerlerden biri.

AquaDom

AquaDom ve Sea Life, ziyaretçileri gizemli sualtına doğru büyüleyici bir yolculuğa çıkarıyor. Radisson Blu Hotel’de yer alan AquaDom, içinde 1.500 tropikal balık barındıran, yerleşik asansörü olan uzun silindirik bir akvaryumdur; dünyanın en büyük bağımsız akvaryumudur. Bitişikteki Sea Life, egzotik deniz canlılarıyla dolu tanklarla ziyaretçilerini büyülüyor. Ziyaretçiler ayrıca bu suda yaşayan hayvanların beslenmesine de tanık olabiliyor.

Labyrinth Kindermuseum Berlin

Labyrinth Kindermuseum Berlin, yaratıcılığı ve duyuları harekete geçirmeyi amaçlayan tekliflerinin merkezinde etkileşimli etkinlikler bulunan küçük çocuklar için tasarlanmış bir müzedir. 12 yaşında veya daha küçük olan çocuklar burada her türlü konuyu kapsayan etkinliklere katılabilir. Müze, çocukların ilgilendikleri her türlü deneyimi denemelerine olanak tanıyan etkileşimli istasyonlara sahiptir. Ziyaretiniz sırasında daha işbirlikçi bir deneyim yaşamaya çalışıyorsanız, ebeveynler de dahil olabilir.

Berlin’de Gezilecek Yerlere Göre Nerede Kalmalı ?

Berlin gezilecek yerler blog

Berlin’de konaklama için birçok bölge bulunuyor. Fakat bunlar arasında gönül rahatlığıyla tercih edebileceğiniz, sadece birkaç bölge bulunmaktadır. Bazı bölgeler, şehir merkezi ve turistik yerler ile pek alakası olmayan yerlerde bulunmaktadır. Bu, çok ucuz bir konaklama birimleri arayanlar için iyi bir şey olsa da, 1-2 gün bu şehirde konaklayacaklar için pek de güzel bir şey değil.

Şehirdeki mahallelere ve semtlere göz atarak Berlin’de gezilecek yerler için nerelerde konaklamanız gerektiğini çok daha iyi görebilirsiniz. Çünkü her bölge, farklı turistik cazibe merkezlerine ev sahipliği yapıyor. Ve en fazla turistik cazibe merkezine ev sahipliği yapan bölge ise Mitte (Tarihi şehir merkezi) bölgesidir. Ayrıca Berlin Havaalanı‘ndan trenler veya otobüsler ile direkt olarak Mitte’ye ulaşabiliyorsunuz.

Berlin’de nerede kalınır ? sorusuna cevap olabilecek popüler bölgelerden bazıları ;

Mitte Bölgesi

Berlin Gezi Rehberi
Mitte – kaynak ; flickr / Torsten Maue

Berlin gezilecek yerler listesindeki cazibe merkezlerinin büyük bir bölümü bu bölgede bulunuyor. Yani hem şehir merkezine hem de şehirdeki gezilecek noktalara yakın olayım diyorsanız, gönül rahatlığıyla bu bölgedeki otellere göz atabilirsiniz.

Bu bölge, şehirdeki en çok tercih edilen konaklama bölgesi olduğu gibi, en fazla otel ve diğer konaklama birimlerine de ev sahipliği yapan bölge olarak bilinir. Bu bölgede, ağırlıklı olarak 3-4 yıldızlı oteller bulunuyor olsa da, 5 yıldızlı süper lüks bir oteli veya biraz daha bütçeli konaklama birimlerini de bu bölgede bulabiliyorsunuz. Bölgedeki otellere göz atmak için de buraya tıklayabilirsiniz.

Kreuzberg Bölgesi

Kreuzberg – kaynak ; flickr / Jorge Franganillo

Bu bölge daha çok Berlin’in geceleri için de plan yapanların tercih edebileceği bölgelerden. Oldukça güzel ve merkezi konumu sayesinde, şehir merkezine ve şehirde turistik yerlere de kolay bir şekilde ulaşabiliyorsunuz.

Hem kültür gezisi hem de iş seyahatleri için tercih edilebilecek bu bölge sınırları içerisinde, birbirinden güzel gece kulüplerini ve barlarını da bulabilirsiniz.

Berlin’in o meşhur bitmek bilmeyen partilerinin yapıldığı kulüplerden bazılarını da bu bölgede bulabilirsiniz. Bölgedeki otellere göz atmak için buraya tıklayabilirsiniz.

Berlin’de Ne Yenir ? – Berlin’in En Meşhur Yemekleri

Almanya’nın hemen her popüler yemeklerini Berlin’de bulabiliyorsunuz. Alman yemekleri hem doyuruculuğu, hem de lezzetiyle Avrupa’da adından çokça söz ettiriyor. Fakat Berlin’de yemek konusunda sadece Alman mutfağıyla sınırlı kalmayın derim. Dünya mutfaklarından lezzetleri bulabileceğiniz bu şehirde, en fazla göreceğiniz mekanlar ise genellikle Türk restoranları oluyor.

Berlin’de ne yenir ? sorusuna cevap olabilecek en popüler lezzetlerden bazıları ise ;

Spätzle

Aslen Stuttgart çevresinde bulunan bu Suabiya spesiyalitesi, Almanya’nın makarnayı seçtiği yerdir. Hamur, yumurta, un, tuz ve bir miktar sodadan oluşur. Daha çok Vejetaryenlerin tercih ettiği lezzetlerden biri.

Şnitzel

Berlinin en meşhur yemekleri

Avrupa’nın genelinde oldukça popüler olan şnitzel, Berlin’de denenmesi gereken lezzetlerden. Almanya genelinde popüler olan şnitzel için özellikle bir mekan aramanıza gerek yok, şehirdeki restoranların hemen hepsinde şnitzel bulabilirsiniz. Şnitzel’in en meşhur versiyonu, ince dilimlenmiş dana eti parçası olan, üzeri un, yumurta ve ekmek kırıntıları ile kaplanmış ve daha sonra yağda altın rengine dönene kadar kızartılmış Wiener Schnitzel olmalı.

Bratwurst

Berlinin en meşhur yemekleri

Bratwurst, Berlin’de denenmesi gereken en lezzetli sosislerden biri. Genel olarak domuz etinden yapılıyor olsa da, sığır etinden yapılan birçok Bratwurst bulabilirsiniz. Almanların popüler mangal yiyeceklerinden biri olan Bratwurst, özellikle öğle yemeklerini geçiştirmek isteyenlerin deneyebileceği bir lezzet.

Maultaschen

Berlinin en meşhur yemekleri

Maultaschen, domuz etinden dana etine ve sebzelere kadar farklı lezzetlerle doldurulmuş başka bir makarna türüdür. Domuz eti istemiyorsanız mutlaka sipariş verirken belirtin.

Döner Kebap

Berlinin en meşhur yemekleri

Döner kebabın biraz daha lezzetli ve farklı bir versiyonunu Berlin’de bulabiliyorsunuz. Özellikle gecenin geç saatlerinde, barlardan ve kulüplerden dönerken bir döner kebap deneyebilirsiniz. Bizdekilerin hemen hemen aynısı olsa da, Berlin’de yiyecek bir şey bulamazsanız, hemen her köşedeki kebapçılara da göz atabilirsiniz.

Berlin Kaç Günde Gezilir ?

Foto kaynak ; flickr / micharl foto

Berlin için 3 günlük bir süre yeterli oluyor, fakat daha uzun süre Berlin’de konaklayacak olursanız da yapılacak birçok şey bulabilirsiniz. Gece hayatı için de bir planınız varsa, seyahat sürenize en azından 1 gün daha ekleyin.

Berlin gezilecek yerler listesindeki cazibe merkezlerinin hemen hepsini 3 günde rahatlıkla görebiliyorsunuz. Ancak biraz daha yavaş tempoda bir şehir turu yapmak isterseniz 4 gün de, Berlin gezisi için düşünebilir.

Berlin’e Ne Zaman Gidilir ?

Berlin’i ziyaret etmek için en iyi zaman, havanın kafede oturmak, parkta tembellik etmek ve şehirde rahatça gezinmek için ideal olduğu Mayıs-Eylül arasıdır. Öte yandan, Berlin kış aylarında adeta donuyor. Bu yüzden kış aylarında geziniz hem soğuk hem de yağış dolayısıyla sekteye uğrayacaktır.

Berlin gezi rehberi adlı bu yazımızda bahsettiğimiz etkinlikler ve konserler, haziran, temmuz ve ağustos aylarında yapılıyor. Fakat bu aylarda Berlin yoğun sezonu yaşar. Buna bağlı olarak da, hem otel fiyatları artar hem de Berlin gezilecek yerler listesindeki cazibe merkezleri için uzun kuyruklara girmek zorunda kalabilirsiniz.

Berlin’de Alışveriş

Berlin, müzeleri, meydanları, dini yapıları ve gece hayatıyla öne çıkan bir şehir olsa da, Berlin’de alışveriş de turistler arasında oldukça popüler. Bu şehirde alışveriş için tercih edilebilecek çok sayıda AVM ve alışveriş caddeleri bulabilirsiniz.

İster uluslararası tasarımcı modası, ister popüler Berlin tarzında sıra dışı fikirler veya ucuz bir pazarlık arıyor olun, alışveriş merkezlerinde, büyük mağazalarda, küçük mağazalarda ve birinci sınıf butiklerde tam aradığınız şeyi bulacağınızdan emin olabilirsiniz.

Şehirdeki öne çıkan alışveriş spotlarından bazıları ise ;

Alexanderplatz

Berlin Gezi Rehberi
Alexanderplatz – kaynak ; flickr / prasd pillai

Berlin’de alışveriş dendiğinde akla ilk gelen yerlerden biri olan Alexanderplatz çevresinde çok sayıda butik mağazaları, alışveriş merkezlerini ve küçük hediyelik eşya dükkanlarını bulabilirsiniz. Alexa, muhtemelen burada ilk gözünüze çarpacak olan AVM’lerden biri. 180 mağazasıyla hizmet veren AVM, ayrıca yeme içme için de gidilecek yerler arasında.

Berlin’den ne alınır ? sorunuza her türlü cevabı bulabileceğiniz hediyelik eşya dükkanlarına ev sahipliği yapan Alexanderplatz, şehrin geri kalanına nazaran biraz turistik. Bu yüzden fiyatlar biraz daha pahalı olabiliyor.

Potsdamer Platz & Leipziger Platz

Berlin’deki iki büyük alışveriş merkezine ev sahipliği yapmasıyla öne çıkan bu bölgeler, şehirdeki en turistik alışveriş spotlarından. Bu yüzden de fiyatlar şehrin geneline nazaran daha pahalı olabiliyor. Potsdamer Platz Arkaden, Berlin’in en sevilen AVM’lerinden. Sadece tanınmış markaların mağazalarını değil, aynı zamanda bir dizi küçük, bağımsız mağazanın yanı sıra çok sayıda restoran ve cafeye de ev sahipliği yapıyor.

Leipziger Platz’daki Mall of Berlin adlı AVM de, en az Arkaden kadar ünlü ve büyük.

Friedrichstrasse

Berlin Gezilecek Yerler Blog
Friedrichstrasse – kaynak ; flickr / I bi

Friedrichstraße, şık butikler ve tasarım mağazalarıyla dolu Berlin’in en üst düzey alışveriş caddelerinden biri. Paris’te ve İstanbul’da aynı isimde alışveriş spotlarından olan ‘Galeries Lafayette’yi de bu caddede bulabilirsiniz. Üst kat dünyaca ünlü markaların mağazalarına ve yerel mağazalara ev sahipliği yaparken, alt katta tipik Fransız spesiyalitelerinin sunulduğu kaliteli yiyecekler bölümü yer alıyor.

Özetle Berlin Gezilecek Yerler

Berlin gezilecek yerler listesi adlı bu yazıdaki 47 yerin dışında listeye daha birçok turistik ve tarihi yeri eklemek mümkün. Berlin, öyle günübirlik gezilebilecek bir şehir değil. Zaman ister. Bu yüzden de 2-3 günlük güzel bir Berlin gezisi için şehirdeki en ideal, en popüler ve en güzel 47 yeri listeye ekledik. Bu 47 yerin dışında, keşke şunu da görseydim diyebileceğiniz pek bir turistik yerin olmadığını da söyleyebiliriz.

BENZER İÇERİKLER



Booking.com

POPÜLER YAZILAR