Fransa’nın biraz snob havasının dışında kalmış, biraz bohem, biraz curcunalı bir şehir olan Marsilya, eski kenti, limanı ve plajlarıyla capcanlı. Yılın neredeyse on ayı eksik olmayan güneşi, yüzlerce yıllık tarihi, mistral esintisi ve kozmopolit yaşantısıyla sevilen Marsilya, ayrıca Fransa’nın en fazla göçmen nüfusuna sahip şehri. Bu yüzden de Marsilya, ülkenin diğer şehirlerine nazaran turistler açısından, biraz daha tehlikeli olabiliyor. Malum Marsilya, ülkedeki en yüksek suç oranına sahip şehirlerin başında geliyor. Tüm bu olumsuzluklara rağmen Marsilya, sıcak Akdenizli karakteri ile çabucak kanınızın kaynayacağı güzel bir şehir.
Canlı şehir enerjisi ve limanıyla otantik bir tatil deneyimi arayanları cezbeden Marsilya, lezzetli yemeklerden büyüleyici tarihe ve kültürel çeşitliliğe kadar çok şey sunuyor. Şehir hayatı uzun yıllardır deniz ile şekilleniyor. Bu da Marsilya’ya daha kozmopolit ve daha bohem bir karakter kazandırıyor. Şehrin daracık sokakları binlerce hikayeyi anlatıyor. Marsilya’nın kalbi olan yatların peş peşe dizildiği Vieux Port ise, bu tarihi sokakların en güzel ve en özel olanlarına ev sahipliği yapıyor.
Yoğun bir liman ve canlı kentsel enerjisiyle öne çıkan Marsilya, otantik bir deneyim arayan turistlerin Fransa’da en sevdiği destinasyonlardan bir tanesi. Fransa’nın en büyük ikinci şehri (Paris’ten sonra) olan Marsilya, tarihi yerlerden kültürel yapılara ve şehir manzaralarına kadar birçok gezip görülecek yerlere ev sahipliği yapıyor. “Marsilya gezilecek yerler” arasında öne çıkan çekim merkezlerinin büyük bir bölümü ise, tarihi şehir merkezinde birbirine yürüme mesafesinde bulunuyor, yani yürüyerek şehirdeki cazibe merkezlerinin büyük bir bölümünü keşfedebiliyorsunuz.
Marsilya, her ne kadar Nice ve Paris‘e nazaran daha az tercih edilen bir şehir olsa da, birbirinden güzel turistik noktalarıyla çok çabuk seveceğiniz bir şehir. Hem tarihi yapıları ve müzeleri, hem de hareketli gece hayatı ile sıkılmadan 2-3 gününüzü geçirebilirsiniz.
BAŞLAMADAN ÖNCE GELEN ÖNERİLER
- Gerçek bir Marsilya birası için Beer De La Plaine, lezzetli bir kahve için Georges, gün batımını güzel bir kokteylle tamamlamak için Chez Fonfon, hamur işi sevenler için de Le Bar a Pain adlı mekanı öneriyoruz.
- Le Vieux Port’ta yani Old Port’ta konaklayın ; Marsilya’da konaklama için tercih edebileceğiniz çok sayıda semt / mahalle var. Eğer her şeye yakın olmak istiyor ve diğer bölgelerdeki otellere nazaran biraz daha fazla ödemeyi dert etmiyorsanız, şehrin kalbinde, Vieux Port’ta kalın deriz. Her bütçe ve zevke uygun bir konaklama birimine ev sahipliği yapan bölgede otel önerisi olarak da 3 yıldızlı Hôtel Maison Montgrand, 4 yıldızlı Maisons du Monde Hôtel & Suites ve 5 yıldızlı Sofitel Marseille Vieux-Port oteli tavsiye ederiz.
- Marsilya Şehir Kartı satın almayı düşünün ; Önemli yerlerin çoğunu gezmeyi planlıyorsanız, online olarak veya turizm ofisinden bir Marsilya Şehir Kartı satın alın. Bir ila üç gün arasında geçerli olan bu kart, müze girişlerini, sınırsız toplu taşımayı, halka açık bisiklet paylaşımlarını, rehberli şehir turunu ve Château d’If tekne gezisini kapsar.
- Araç kiralamayı aklınızdan bile geçirmeyin ; Marsilya’da araç kullanmak gerçekten çok büyük sabır ve sakinlik gerektirir. Ayrıca Marsilya’da otopark sorunu ciddi bir problem haline gelmiş durumda. Hava güzelse bisikletleri tercih edin ya da yürüyün. Çok uzak bir yere gitmek için de gelişmiş metro ağını tercih edebilirsiniz.
- “Turistik menüler” lanse eden restoranlardan kaçının ; İngilizce olarak menüler sunan restoranlardan mümkün olduğunca uzak durun. Bunun yerine yerel halkı takip ederek, yalnızca Fransızca menüler ve bölgedeki çiftçilerden ve zanaatkâr üreticilerden alınan mevsimlik ürünlerle dolu mutfaklarla yemek yenebilecek otantik mekanlara gidin.
- Hava karardıktan sonra çok daha dikkatli olun ; Diğer büyük şehirlerde olduğu gibi, Marsilya’da turist odaklı suçlar işlenebiliyor. Fransa’nın diğer şehirlerine nazaran suç oranı burada biraz daha fazla. Bu yüzden akşamları dışarı çıkmayı planlıyorsanız, yanınızda önemli eşyalarınızı taşımayın.
Marsilya Pahalı Mı ?
Marsilya, Paris kadar pahalı değil ama kesinlikle ekonomik bir destinasyon da değil. Fiyatlar İtalyan fiyatlarına yakın ama döneme ve bulunduğunuz bölgeye göre çok değişkenlik gösteriyor.
Bu nedenle size tipik bir turist günü için ortalama fiyatlardan bazı örnekler verelim ; Toplu taşıma araçlarının biletleriyle Marsilya’da 1 saat dolaşabilirsiniz, ücreti ise 2€. Aix-en-Provence’deki Cezanne müzesine giriş ücreti 5,50€. Barlarda 0,5 CL’lik bir şişe suyun maliyeti 1,50€, Barda bir bira ücreti: 4-6 Euro, Baget: 1€, Tezgahta / bar önünde kahve içmek 2-4€, oturursanız da 6€ ödersiniz (oturduğunuz zaman servis ücreti eklenir).
Ortalama bir restoranda meze, birinci veya ikinci yemek, tatlı ve içecekler ile eksiksiz bir yemek: kişi başı yaklaşık 30-40€. Baget ve bazı yerel sosislerle yapılan daha az rafine bir öğle yemeğinden memnunsanız, tanesi 10€ gibi bir ücret yeterli olacaktır. Konaklama dışında günlük iki kişi ortalama 100€-140€ arasında bir harcamanız olacaktır. Tabii, akşamları dışarı çıkmak, ekstra turlara katılmak ya da tercih edeceğiniz mekanlara göre bu fiyat çok daha fazla olabilir.
Marsilya Güvenli Mi ?
Marsilya’ya seyahat etmek, büyük Avrupa başkentlerine seyahat etmek kadar güvenlidir. Fakat bundan 5-10 yıl öncesinde edindiği kötü ün dolayısıyla Marsilya hala dikkat edilmesi gereken bir şehir olarak lanse ediliyor. Son yıllarda yapılan çalışmalar sayesinde çok daha güvenli bir yer haline geldiği de söyleniyor. Ancak siz yine de küçük çaplı hırsızlık ve yankesicilik gibi küçük suç faaliyetlerine karşı dikkatli olun.
Marsilya’ya Ne Zaman Gidilir ?
Marsilya, neredeyse tüm yıl boyunca güneşi, pitoresk kıyıları, canlı yerel kültürü ve Provence’taki diğer güzel yerlere kolay erişimi ile ünlüdür. Dört mevsimin hepsi güzellik ve ilham sunsa da çoğu kişi, Marsilya’yı ziyaret etmek için en iyi zamanın ılık hava ve deniz sıcaklıklarının yüzme, tekne gezintisi ve dışarıda yemek yeme gibi aktiviteleri en keyifli hale getirdiği ilkbahar sonundan yaz sonlarına kadar olduğu konusunda hemfikirdir.
Kışın Marsilya’ya gidilir mi ? diye soracak olursanız da, bizce kesinlikle gidilir. Akdeniz havasının hakim olduğu Marsilya’da hava çok soğuk olmaz, ancak kış aylarında denize girmek de pek mümkün olmayacaktır.
Yazı İçerisindeki Başlıklara Git
Marsilya’da Konaklama
Marsilya’da görülmesi gereken yerler listesine geçmeden önce, şehirdeki turistik çekim merkezlerine yakın nerede konaklayacağınız hakkında az çok fikir sahibi olmanızda da yarar var.
Marsilya’da en fazla konaklama birimine ev sahipliği yapan ve en popüler olan bölgeler ;
Vieux Port ; Marsilya’da her şeyin tam ortasında olmak istiyorsanız, konaklayabileceğiniz en iyi yer. Fakat bu liman bölgesi, diğer bölgelere nazaran biraz daha pahalı olabiliyor. Bu yüzden daha çok 1-2 günlük bir Marsilya gezisi için tercih edilebilecek bölge. Burada, Marsilya gezilecek yerler listesindeki popüler çekim merkezlerinin büyük bir bölümünü bulabilir, şehrin önde gelen restoranlarına, cafelerine ve barlarına yakın olursunuz. Bu bölgedeki otellere göz atmak için buraya tıklayabilirsiniz.
Le Panier ; Limanın diğer tarafında yer alıyor. Biraz daha ekonomik konaklama birimlerine ev sahipliği yapan bu bölge de, turistlerin en çok tercih ettiği bölgelerden biri. 2600 yılı aşkın bir geçmişe sahip büyüleyici, şirin eski bir banliyö olan Le Panier, şehirdeki turistik noktalara biraz uzak olsa da, toplu taşıma ağı sayesinde dilediğiniz yere çok kolay bir şekilde ulaşabiliyorsunuz. Bu bölgedeki en popüler otellere göz atmak için buraya tıklayabilirsiniz.
Daha detaylı bir konaklama rehberi için Marsilya’da nerede kalınır ? adlı yazımıza da göz atabilirsiniz.
Marsilya Gezilecek Yerler Listesi
Marsilya’da öne çıkan tarihi ve turistik çekim merkezlerinin büyük bir bölümü Eski Liman çevresinde bulunuyor, bu yüzden şehir turuna bu limandan veya Marsilya Katedrali’nden başlamayı düşünebilirsiniz. Limana ve katedrale yakın birçok çekim merkezini yürüyerek keşfedebiliyor olsanız da, Marsilya’nın merkezine birkaç km uzaklıkta olan daha birçok görülmeye değer turistik noktaların olduğunu da unutmayın.
Gelelim Marsilya gezilecek yerler listenize ekleyebileceğiniz en popüler yerlere ;
1.Marsilya Eski Limanı
Marsilya Eski Limanı yani Old Port, şehrin en hareketli bölgelerinden biri. 2600 yıldır Fransa’da ticaretin en iyi adreslerinden biri olarak kabul edilen bu liman bölgesi, günümüzde turistlerin yanı sıra yerel halkın da en fazla zaman geçirdiği yerlerden biri.
Etrafta 18. yüzyıldan kalma depoları ve gezinti yerleri olan rıhtımları görebilirsiniz. Burada, birbirinden güzel balık restoranlarının yanı sıra, birkaç bar ve kafe de bulunuyor.
Antik Yunan kolonisi Massalia’nın kurulduğu ve daha sonra Roma Massilia’ya dönüştüğü Marsilya tarihinin odak noktası olan liman, 2013 yılında yenilenerek günümüzdeki halini almış.
Eski Liman ayrıca şehrin en fotojenik yerlerinden biri. Burada birbirinden güzel gün batımı fotoğraf karelerini çekebilirsiniz.
2.Notre-Dame de la Garde
Notre-Dame de la Garde, Marsilya’nın en eski dini yapılarından. Eski Liman’ın güneyinde yükselen bu anıtı, şehrin birçok noktasından rahatlıkla görebiliyorsunuz. Daha çok sunduğu manzarasıyla ünlü olan bu yapı, Marsilya’da en çok ziyaret edilen turistik noktalardan biri.
Marsilya’nın deniz topluluklarını izlemek için kulesinin tepesinde büyük bir Bakire ve Çocuk heykeli bulunan 19. yüzyıl neo-Bizans kilisesi olan bu dini yapı, suyun 150 metre yukarısındaki eşsiz konumu sayesinde ilgi görüyor.
- Giriş ücreti ; 5€
- Ziyaret saatleri ; 07:00-18:00
3.Abbaye Saint-Victor
Şehit Aziz Victor’a ithaf edilen Abbaye Saint-Victor (Saint-Victor Manastırı), bir zamanlar 5. yüzyılda kurulan bir manastıra aitmiş.
Yapının kulelerinin tarihi 11. ve 14. yüzyıla dayanıyor olmasına rağmen, kilisenin temelleri Erken Hıristiyan ve Karolenj dönemine kadar gittiği biliniyor.
Yapı ayrıca 13. yüzyıldan kalma bir Kara Madonna’ya sahip olmasıyla da ünlü.
Marsilya’da kesinlikle görülmeye değer bir dini yapı olan Abbaye Saint-Victor’a 5-10 dakikalığına da olsa mutlaka göz atın. Dış cephe ilginizi çekmese de, gösterişli iç mekan süslemeleri ve dekorasyonu ilginizi çekecektir.
- Giriş ücreti ; Bazilikaya giriş ücretsiz, ancak mezar odasını görmek için 2€ ücret ödemeniz gerekir.
- Ziyaret saatleri ; Haftanın her günü 09:00-19:00
4.Avrupa ve Akdeniz Uygarlıkları Müzesi (Mucem)
Marsilya’daki en dikkat çeken müzelerden biri olan Avrupa ve Akdeniz Uygarlıkları Müzesi, 2013 yılında kapılarını aralamış oldukça modern ve şık bir müze.
Nefes kesici mimarisiyle dikkat çeken bu yapı Akdeniz kültürünü, medeniyeti, sanatı, fotoğraf sergilerini görebileceğiniz bir sergiye ev sahipliği yapmasıyla öne çıkıyor.
3 farklı yapıdan oluşan bu müze kompleksi içerisindeki galerilerin yanı sıra, film gösterimleri sayesinde Akdeniz medeniyetinin tarihini keşfedebilirsiniz.
Müzenin en yeni kısmı, mimar Rudy Ricciotti tarafından eski J4 İskelesi üzerine inşa edilmiş.
Baharat yolunun hazineleri, Kudüs’ün vizyonları ve dünyanın yedi harikası gibi temaları ele alan bu bölüm, müzede en çok dikkat çeken yerlerden biri oluyor.
Müzeye asma bir köprü yardımı ile ulaşabiliyorsunuz. Ayrıca Akdeniz bahçelerinin bulunduğu nokta, bölgedeki en güzel manzaralara sahip olmasıyla ilgi görüyor.
- Giriş ücreti ; 11€
- Ziyaret saatleri ; 10:00-18:00
5.Le Panier (Old Town)
Le Panier, yani şehrin eski kenti, limanın yukarısında bir yamaçta, güzel ve merkezi bir konumda bulunuyor. Marsilya’nın tarihi ve kültürel merkezi olarak bilinen Old Town, antik Yunanlıların M.Ö. 600’de buraya yerleştiği antik çağlardan beri yaşayan Marsilya’nın en eski mahallesi.
Birbirinden şirin binaları ve dar sokakları ile dikkat çeken bu bölge, bir zamanlar işçi sınıfı bir mahalle olarak biliniyormuş. Günümüzde ise çok ırklı sanatsal bir yapıya sahip olmasıyla ünlü.
Birbirinden güzel Cezayir mutfağı, yerel esnaf butikleri, gurme mağazaları ve sanat galerilerine ev sahipliği yapan bu bölge, şehrin kalbinin attığı yerlerden biri olarak da bilinir. Hem tarih hem de sanatseverlere hitap eden bu bölge için en azından yarım gününüzü ayırın deriz.
Ayrıca bir yerleşim yeri olan Eski Kent bölgesi, sokaklarda top oynayan, çamaşırlarını sokağın ortasında gerdirilmiş iplere asan ev kadınlarını görebileceğiniz bir yer. Yani Marsilya’nın kültürünü en yakından görebileceğiniz yer.
Ceneviz mimari modeline dayanan 17. yüzyılın ikinci yarısında inşa edilen Hôtel de Ville (Belediye Binası) ise, bölgedeki en iyi bilinen yapılardan bir tanesi. Hem tarihi hem de farklı mimari yapısıyla ilginizi çekeceğiniz düşünüyoruz.
6.La Corniche
Eski liman yakınlarındaki Corniche, birçok mahalleyi de içerisine alan uzun bir balkon gibidir. Daha çok sunduğu eşsiz manzarası ile ünlü olan Corniche, özellikle akşam saatlerinde oldukça hareketli ve canlı oluyor. Daha çok çiftlerin akşam üstü yürüyüşleri için tercih ettiği bu yol, ayrıca gün batımı manzarasıyla da seviliyor.
Burası, yerel halkın sabah koşularını yaptığı bir yer olarak bilinse de, akşam saatlerinde yerliler tarafından da güzel manzarayı seyretmek için gelen birçok turisti bulabilirsiniz.
La Corniche, Marsilya’da konaklama için de en çok tercih edilen bölgelerden bir tanesi. Bu şehirde en azından 1 gece de olsa konaklama gibi bir niyetiniz varsa, bu bölgedeki otellere ve diğer konaklama birimlerine de göz atabilirsiniz.
Bu bölgede konaklayacak olursanız, Marsilya’nın en önemli ve en popüler turistik noktalarına yakın bir konumda olacağınız gibi, restoran ve cafe konusunda çok fazla seçeneğiniz olacaktır. Bölgenin en popüler ve en ideal otelleri ise ; 3 yıldızlı Le Rhul ve 4 yıldızlı nhow Marseille adlı tesis.
7.La Vieille Charité
Marsilya’nın en iyi bilinen tarihi yapılarından biri olan La Vieille Charité, 1640 yılında Marsilya Kent Konseyi’nin yoksul yerel sakinlere “fakirleri kuşatmak” kraliyet politikasına uygun olarak ikamet etmek için iyi bir yer vermeye karar vermesiyle kurulmuş.
1749 yılında binaya dört kanatlı, üç katlı bir devlet hastanesi eklenerek günümüzdeki görkemli halini almış.
Hastane kompleksinin merkez avlusunda bir şapel de bulunuyor. 1679-1707 yılları arasında inşa edilen şapel, İtalyan barok mimarisinin en önemli ve en iyi örneklerinden biri olarak kabul ediliyor.
1986 yılından bu yana, Vieille Charité binası bilimsel ve kültürel etkinliklere ev sahipliği yapmak ve Centre de la Vieille Charité müzesini barındırmak için kullanılıyor. Bu müze yıl boyunca mükemmel çağdaş sanat sergileri de sunuyor.
Şehirdeki en önemli yapılardan biri olmasa da, yine de Marsilya gezilecek yerler listesine ekleyebileceğiniz cazibe merkezlerinden. Özellikle mimariye ve sanata merakınız varsa, mutlaka ilginizi çekecek bir yapıdır.
8.Cours Julien
Marsilya’da görülecek en popüler instagram spotlarından biri olan Cours Julien, muhteşem sokak sanatıyla görenleri büyülüyor. Eşsiz atmosferi ve birbirinden güzel grafitileri ile dikkat çeken bu mahalle, Marsilya’nın olmazsa olmaz turistik cazibe merkezlerinden.
Şehir merkezinin kalbinde yer alan bu bölge, gece gündüz Marsilya’nın en hareketli bölgesi. Aynı zamanda, duvarları yerel sanatçılar tarafından yapılmış grafiti ve dekoratif fresklerle kaplı olduğundan, Fransa’nın sokak sanatına adanmış en büyük bölgesi olma ünvanına da sahip.
Birbirinden özel grafitilerin yanı sıra, şehirdeki en popüler restoranlardan, cafelerden ve barlardan bazılarına ev sahipliği yapan bölge, alışveriş için de göz atılabilecek bir yer. Hem sevimli ve rengarenk sokakları hem de kolay ulaşılabilir konumuyla Marsilya’da mutlaka görülmesi gereken yerler arasında.
Cours Julien’i Place Jean Jaurès‘e bağlayan sokaklar, en fazla grafitiyi görebileceğiniz duvarlara ev sahipliği yapıyor.
9.Boulevard / Palais Longchamp
19. yüzyıldan kalma lüks evleri ve çift sıra çınar ağaçlarıyla, Marsilya’da yürüyüş yapılacak en güzel yerlerden biri olan Longchamp Bulvarı‘nın sonunda, şehrin en dikkat çeken yapılarından biri olan Palais Longchamp görülebilir.
Bu saray ve çevresindeki park ve ilgi çekici yerler, Durance Nehri ile bağlantılı olan ve şehir için yüzyıllarca süren su temini sorunlarına son veren Canal de Marseille’in tamamlanmasını kutlamak için inşa edilmiş.
Marsilya’nın önde gelen müzelerinden olan Doğa ve Güzel Sanatlar Müzesi de burada bulunuyor.
10.Noailles
Marsilya’da gezilecek en güzel semtlerden biri olan Noailles, dar, arnavut kaldırımlı sokaklarıyla ünlü bir yer olsa da semtin ana cazibesi Marché des Capucins adı verilen, kuru meyve ve baharat satılan hareketli bir pazardır.
Bu pazar, daha çok yerel halkın günlük alışveriş ihtiyaçlarını karşıladığı bir yer olsa da, turistler arasında da popüler gezi duraklarından biri. Marsilya’nın sokak kültürünü en iyi şekilde görebileceğiniz pazar çevresinde çok sayıda restoran, cafe ve mağazaları da bulabilirsiniz.
Kuzey Afrika kumaşlarının ve seramik ürünlerinin satıldığı dükkanlarla dolup taşan ana cadde olan La Canebière çevresi, semtin en turistik yeri. Burada, çok sayıda hediyelik eşya dükkanları da bulabilirsiniz.
11.Marsilya Katedrali
Cathedrale de la Major olarak da bilinen Marsilya Katedrali, şehirdeki en popüler gezi duraklarından biri. Görkemli cephesi ve iç mekan süslemeleriyle dikkat çeken yapı, şehrin en sembolik yapılarından biri olarak kabul ediliyor.
Şehrin tüm gücünü temsil eden katedral, şehir merkezinin dışında, Eski Liman, Le Panier ve La Joliette bölgeleri arasındaki bir kordonda yer alıyor.
Katedralin en önemli özelliklerinden biri de, 19. yüzyılda Fransa’da inşa edilen tek katedral olması. 1852 ile 1893 yılları arasında Bizans tarzında inşa edilmiş olan yapı, Fransa’nın en büyük kiliselerinden biri olma ünvanına da sahip.
Çan kuleleri ve kubbeleri de olan katedralin iç mekanı, dış cepheye nazaran biraz daha gösterişli bir dekorasyona sahip. İçeride Bizans pasajları, heykeller ve muhteşem mozaikler bulunuyor. Kemerlerin altında, İsa’yı temsil eden 7 heykel, 3 havarileriyle çevrili. Son olarak, kordonda, 1720 Büyük Veba döneminin sembolik bir figürü olan Monsignor de Belsunce’nin heykeli yer alıyor.
70 metre yüksekliğindeki kubbesi ve ikiz kuleleriyle oldukça popüler bir çekim merkezi olan katedral, Roma’daki Aziz Petrus Bazilikası’na benzemesiyle de dikkat çekiyor.
12.Château d’If
Marsilya limanından kısa bir feribot yolculuğu ile ulaşabileceğiniz yerlerden biri olan Château d’If, ‘IF’ adasında bulunan bir kale.
Manzara, korumalı koylar, turkuaz sular, el değmemiş kumsallar, kumlu dereler ve etkileyici kireçtaşı kayalıklarından oluşuyor. Bu adanın ana cazibesi ise görkemli mimarisiyle dikkat çeken kale oluyor.
Château d’If, 16. yüzyılda Kral I. François tarafından inşa edilmiş, kısa bir süre sonra ise kale, bir hapishaneye dönüştürülmüş.
13.Fort Saint-Jean
Eski Liman’ın girişinde büyük bir sahil kalesi olan Fort Saint-Jean, Kral XIV.Louis tarafından inşa edilmiş. Fransız devrimi sırasında siyasi mahkumlar için de kullanılmış olan kale, tarihinde birçok farklı amaca hizmet etmiş.
Alman ordusu tarafından işgal edilen kalenin çoğu, II.Dünya Savaşı sırasında bir mühimmat deposu patladığında yıkılmış. 30 yıl sonra restore edilmiş olan kale, günümüzde MUCEM’in bir parçası olarak kullanılıyor ve Marsilya gezilecek yerler arasındaki en popüler çekim merkezlerinden biri.
14.Marsilya Tarih Müzesi
Le Panier semtinde, Vieux Limanı’ndan sadece birkaç adım ötede yer alan Marsilya Tarih Müzesi, şehirdeki en ilgi çekici cazibe merkezlerinden biri. Müze, Marsilya’nın, Gallo-Yunan kökenlerinden ve Orta Çağ’dan günümüze kadar olan hikayesini anlatıyor. 2.600 yıllık tarihi kapsayan etkileyici bir tarihi eser koleksiyonu sergileyen müze, özellikle arkeolojiye meraklı olanların ilgisini çekiyor.
Müzede ayrıca MÖ 3. yüzyıldan kalma Massalia limanının kazı alanı olan Jardin des Vestiges adlı bir bahçe de bulunuyor.
15.Museum of the Roman Docks (Roma Rıhtımı Müzesi)
Eski bir Antik Roma rıhtım deposunun bulunduğu yerde bulunan bir arkeoloji müzesi olan Museum of the Roman Docks, Eski Liman’ın tam kalbinde yer alıyor.
Kolay ve merkezi konumu sayesinde turistlerin ilgisini çeken, 1963’te açılan ve 1987’de yenilenen Müze, Roma dönemine ait 30 dolia ve büyük kavanozlar sunuyor. Dolia Parkı’nın içinde, Orta Çağ evlerinin duvarlarını ve kuyularını görebiliyorsunuz.
16.L’Ombrière de Norman Foster
Altından geçenlerin kendi yansımalarını görebildiği, Norman Foster tarafından tasarlanmış parlak çelik tente olan L’Ombrière, Marsilya’da görülmesi gereken yerler listesinin ilk sıralarında yer alıyor.
Turistlerin popüler gezi duraklarından biri olan bu tente, özellikle sıcak havalarda gölgelik bir yerde mola vermek isteyen turistlerle doluyor. İlgi çekici mimarisiyle öne çıkan yapı, şehirdeki kaçırılmaması gereken çekim merkezlerinden biri.
17.Musée Cantini
Yerel sanat koleksiyoncusu Jules Cantini’nin 1888 yılında satın aldığı bu tarihi ev, 1916 yılında Marsilya şehrine hediye edilmiş ve 1936 yılında halka açık bir müze haline getirilmiş. O günden günümüze Marsilya’nın en önemli çekim merkezlerinden biri olan Cantini Müzesi, 1900 ve 1960 yılları arasında oluşturulmuş ülkenin en kapsamlı modern sanat eserlerinden birine sahip.
Koleksiyonun öne çıkanları arasında Raoul Dufy, Wassily Kandinsky, Max Ernst, Joan Miró ve Pablo Picasso’nun eserleri yer almaktadır.
18.Plage du Prophète (Prophete Plajı)
Marsilya’yı sıcak yaz aylarında ziyaret ediyor ve denize girilecek bir yer arıyorsanız, Prophete Plajı ilk olarak göz atabileceğiniz plajlardan biri. Şehirdeki en popüler plajlardan biri olan Prophete, şehir merkezine ve eski limana da yakın bir konumda bulunuyor.
Her yaştan ziyaretçiye ev sahipliği yapan plaj, ayrıca Marsilya’nın en eski plajlarından biri olmasıyla da öne çıkıyor. WC ve duş, yeme içme ve cankurtaran gibi imkanları da olan plaj, akşam saatlerinde de oldukça hareketli oluyor. Ay ışığında oturup denizi seyretmek istiyorsanız Prophete Plajı’na mutlaka uğrayın.
Plaja, eski limandan hareket eden 83 nolu otobüslerle rahatlıkla gidebilirsiniz. Giriş ücretsiz.
19.Les Calanques
Hava müsait olduğunda, Marsilya ve Cassis arasında bir sahil şeridi olan Calanques’e rahatlatıcı bir tekne yolculuğu, özellikle yaz aylarında şehri ziyaret eden her turistin yaptığı şeylerden biri. Eğer Marsilya’da 1 günden fazla bir süre konaklamayı planlıyorsanız, Lez Calanques’i mutlaka listenize ekleyin.
Dar girişler, kireçtaşı veya dolomitten yapılmış dik duvarlarla çevrili ve oldukça doğal olan Les Calanques, manzarasıyla da ziyaretçilerini büyülüyor.
20.Escale Borély
Marsilya’da denize girilecek yerler arasında ilk sıralarda yer alan Escale Borely, Prophete Plajı’na nazaran şehir merkezine biraz daha uzak olsa da, yine de güneşin ve denizin keyfini çıkarmak için gidilecek yerler arasında.
Plaja giriş ücretsiz olduğu gibi, burada yeme içme olanakları da bulabiliyorsunuz.
Marsilya Gezilecek Yerler listenize ekleyebileceğiniz alternatif cazibe merkezleri
Marsilya, Fransa’nın en çabuk ve en hızlı keşfedebileceğiniz şehirlerinden biri olsa da, çevresindeki güzellikler nedeniyle Marsilya için fazladan 1-2 gün ayırmayı düşünebilirsiniz. Hali hazırda yeteri kadar zamanınız varsa ve yukarıdaki ana cazibe merkezlerinden sonra göz atacak birkaç yer arıyorsanız, aşağıdaki alternatif gezi rotalarını inceleyebilirsiniz.
21.Porte d’Aix
Porte d’Aix veya Porte Royal, Aix-en-Provence yolunda şehre eski giriş noktasını belirleyen bir zafer takı. Michel-Robert Penchaud’un bu klasik tasarımı, Roma İmparatorluğu’nun zafer takılarından esinlenmiş. Ana cepheler Fleurus, Héliopolis, Marengo ve Austerlitz savaşlarını tasvir ediyor ve sanat ve mimariye meraklı olanların ilgisini çekiyor.
Başlangıçta, 1784’te Paris Barışı anlaşmalarının imzalanmasını anmak için inşa edilmesi amaçlanan takı, aslında 1839’a kadar tamamlanmamış.
Alçak kabartmalar, zarif taş işçiliği ve dev alegorik heykeller ve süs heykelleri ile dekore edilmiş 18 metre yüksekliğindeki kemer, şehrin eski girişini işaret ediyor. Günümüzde kemer, şehir merkezine ve Gare de Marseille tren istasyonuna yakın büyük bir meydanda yer alıyor. Şehrin birçok noktasından buraya yürüyerek gidebiliyorsunuz.
22.Palais du Pharo
Napolyon tarafından 1858’de yaptırılan Palais du Pharo, imparatorun ölümünden sonra Pharo Okulu ve ardından Tropikal Tıp Enstitüsü olmuş.
Jardin du Pharo olarak bilinen sarayı çevreleyen yemyeşil bahçeler, sahile bakan kayalıkların yanında uzanan bir patika içeriyor. Saray ziyaretinizden sonra bu patika da kısa bir yürüyüş yapmayı da düşünebilirsiniz.
Sarayın bir köşesinde yer alan Deniz Kahramanları ve Kurbanları Anıtı da var. Yüzleri denize dönük üç denizciyi betimleyen bu eser, yüzyıllar boyunca denizde kaybedilen birçok canı anıyor.
Saray şu anda toplantılara, fuarlara ve konferanslara ev sahipliği yapıyor. Orijinal iç mekanlar ve uzantı 2500 kişi kapasitelidir.
23.Jardin de la Colline Puget
Marsilya’nın en eski bahçesi olan Jardin de la Colline Puget, eski limana bakıyor ve şehrin eşsiz manzarasını sunuyor. 1801 yılında inşa edilen ve yıllar boyunca genişletilen ve rötuşlanan bahçeler, hem koşucuların hem de bisikletçilerin sevdiği, ağaçların arasındaki dolambaçlı yollarıyla karakterize edilmiş.
Tepenin zirvesine çıkabilirseniz, en iyi şehir manzarasını buradan seyredebilirsiniz.
24.Sacre Coeur Basilica Marseille
İsa Mesih’in Kutsal Kalbine adanmış Roma Katolik Kilisesi’nin küçük bazilikalarından biri olan Sacre Coeur Bazilikası, Rouet semtinde, Avenue du Prado üzerinde yer alıyor. 20. yüzyılın ilk yarısında Romano-Bizans tarzında inşa edilmiş, 5 Mayıs 1947’de Rennes Başpiskoposu Kardinal Roques tarafından kutsanmış, ardından 17 Eylül 1997’de Papa II. John Paul tarafından küçük bir bazilika olarak kutsanmış.
Sacre-Coeur bazilikasının inşasına, hızla genişleyen bir bölge için çok küçük hale gelen Saint-Adrien ve Saint-Hermès kilisesinin yerine Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra karar verilmiş. İlk taş 7 Kasım 1920’de, 1720 vebası sırasında Piskopos de Belsunce’nin yemininin ikinci yüzüncü yılı anısına atılmış ve 27 yıl sonra inşaat tamamlanmış.
Toplam yüzeyin dörtte birini kaplayan bir mahzen üzerine inşa edilen bazilika, 27.90 metre yüksekliğiyle görenleri büyülüyor. En büyüğü Korsika’dan, diğerleri İsveç’ten gelen granit sütunlar, tepesi 22.50 metreye ulaşan bir tonozu destekler. Vitray pencereler, Paris’teki Champigneulle atölyelerinde, aslen Marsilyalı olan ve o zamanlar bu evin tasarımcısı olan Prix de Rome’u kazanan Henri Pinta’nın tasarımlarına dayanarak yapılmış.
25.Palais de la Bourse
Canebière’de bulunan Palais de La Bourse (Borsa Sarayı), yıl boyunca çok sayıda konferans ve sergiye ev sahipliği yapıyor. “Palais de la Bourse”, Fransa’daki İkinci İmparatorluk tarzının en güzel örneklerinden biri olarak kabul edilen dikkat çekici bir yapı ve kesinlikle ziyaret etmeye değer bir mimariye sahip.
Yapıda, fetihler ve ticaret yoluyla şehrin tarihini yansıtan pek çok süsleme var. Binalar, İkinci Dünya Savaşı sırasında önemli hasarlar görmüş, ancak tarihi arşivler iyi korunmuş. Bugün bina, Fransa’daki en eski Ticaret Odası’na ve aynı zamanda Donanma ve Ekonomi Müzesi’ne ev sahipliği yapıyor.
Palais de la Bourse, 47 metre önde, 68 metre derinlikte ve 30 metre yükseklikte dikdörtgen bir şekle sahip. Cephe, Cook, Magellan, Colomb, Gama, La Pérouse gibi ünlü kaşifleri anıyor. Tepedeki heykel Marsilya’nın amblemlerini, uzun figürler ise okyanusu ve Akdeniz’i temsil ediyor.
Heykellerin her iki tarafında iki Phocaean denizci Euthymen ve Pythéas’ı temsil ediyor. Alınlıktaki saat, İmparator’un ve Paris’in saat ustası Henry Lepaute’nin eseridir. Doğal olarak denizcilik ve ticaret alegorileri vardır. Bina, II. Dünya Savaşı sırasında askeri mermilerin yanı sıra 1944’teki yangın ve sel nedeniyle hasar görmüş olsa da, yapılan restorasyonlar neticesinde günümüzdeki görkemli halini almış.
26.Vallon des Auffes
Plage des Catalans’tan bir taş atımı uzaklıkta, Doğu ordusunun kahramanları heykelinin hemen önünde, küçük bir balıkçı köyü olan Vallon des Auffes, İki uçurumun arasına sıkışmış ve denize bakıyor. Aynı zamanda Marsilya’nın simgesel yerlerinden biri olarak kabul edilen köy, Marcel Pagnol zamanında durmuş olabilecek bir zamanın görüntüsünü sunuyor.
Marsilya’da bir restoranda yemek yemek için en güzel ortamlardan birini bulacağınız yer tam olarak burasıdır.
Vallon des Auffes, Marsilya’da, hareketli şehir merkezinden uzakta, eski dünyanın büyüsüne kapılmış, eğlenceli ve dinlendirici bir balıkçı cenneti. Küçük liman boyunca canlı tasarımlar sunan balıkçı kulübeleri ve balıkçı tekneleri ile burada bolca renk bulacaksınız. Burası ayrıca Marsilya’daki en fotojenik spotlardan biri.
Vallon des Auffes’te görülmeye değer ve yapılacak çok şey olsa da, yerel restoranları kaçırmak istemezsiniz. Marsilya’daki en iyi restoranlardan bazıları burada bulunabilir. Restoranın ön kapısından sadece kısa bir mesafede, genellikle kıyıdan hemen yakalanan taze deniz ürünleriyle ünlüdürler. Ek olarak, burada suyun tadını çıkarmak için geniş fırsatlar bulacaksınız. Genel tekne turlarının yanı sıra çeşitli balık tutma yerleri ve balık tutma turları mevcuttur.
Bölgedeyken, daha geniş olan Endoume bölgesini de ziyaret etmeyi düşünebilirsiniz. Bölgede Michelin Yıldızlı restoranlar da dahil olmak üzere oldukça etkileyici birkaç restoran bulunmaktadır.
27.Parc du 26ème Centenaire
Marsilya’nın 2600 yıllık tarihini kutlamak için 2001 yılında inşa edilen bu 45 dönümlük devasa park, dört ayrı bahçesiyle ziyaretçilerine eşsiz bir deneyim sunuyor. Hem Marsilya halkının hem de turistlerin popüler gezi duraklarından biri olduğu için, sıcak yaz aylarında biraz kalabalık olabiliyor.
Parkta, kum tepeleriyle çevrili Afrika bahçesini keşfedebilir, İngiliz bahçesinde bir gölün yanında piknik yapabilir ya da şehir koşuşturmasına mola vererek dinlenebilirsiniz.
Arap-Endülüs Bahçesi’nde büyük bir fıskiyede biten bir kanal bulunur ve parkın tamamında büyük bir teras ve çevrenin güzel manzarasına sahip bir kafe de yer alıyor.
Eski Prado istasyonunun yerine inşa edilmiş olan bu parkın en güzel yanı ise, şehrin tam kalbinde bulunuyor olması.
28.La Canebière
La Canebière, Marsilya’nın merkezinde, Reform Kilisesi’nden Eski Liman’a uzanan ve 1927’den beri rue Noailles ve allées de Meilhan’ı içeren bir kilometre uzunluğundaki bir alışveriş caddesidir.
Bu Marsilya arteri, 17. yüzyılın ortalarında inşa edildikten sonra Fransa Kralı XIV.Louis’in emriyle genişletilmiş. Başlangıçta, 250 metre uzunluğunda ve 11 metre genişliğinde Cours Saint-Louis ile Arsenal des Galères arasındaymış.
1743 ile 1751 yılları arasında Rue Saint-Ferréol ile Cours Saint-Louis arasında birkaç bina inşa edilmiş ve buraya lüks dükkanlar (parfümeri, kitapçı, şekerleme vb.) yerleştirilmiş. 1785 yılında Kadırga cephaneliğinin hizmet dışı bırakılmasının ardından Canebière, Eski Liman’a kadar genişletilmiş.
Caddede çok sayıda cafe, restoran ve mağazalar bulunuyor.
29.Opéra de Marseille
Opéra de Marseille veya Opéra Municipal, geçmişi 17. yüzyıla kadar uzanan ve bir zamanlar ‘Art Deco Tapınağı’ olarak adlandırılan tarihi bir binada sahne alan bir opera kumpanyasıdır. Binanın kendisi, oda müziği konserleri, dans gösterileri ve tabii ki geleneksel opera gibi çok çeşitli canlı eğlence etkinliklerine ev sahipliği yapıyor.
Opéra de Marseille’e otomobil veya toplu taşıma (otobüs, metro veya tramvay) ile ulaşılabilir. Marsilya şehir merkezinde yer almaktadır, bu nedenle yakınlardaki birçok ilgi çekici yerden kolayca gidilebilir. Yemekler resepsiyon salonunda ve fuayede servis edilir ve hem alkollü hem de alkolsüz içeceklerin yanı sıra hafif atıştırmalıklar da vardır.
30.St. Vincent de Paul Church
Marsilya’nın kalbinde, Canebière’nin tepesinde, Chapitre semtinde yer alan bu kilise, çok sayıda yerli ve tabii ki turisti cezbediyor.
Biraz zaman geçirmek için sakin ve sessiz bir yer arıyorsanız, Saint Vincent de Paul Kilisesi‘ni ziyaret edin. Bu kutsal sığınak, yoğun bir seyahat programından mükemmel bir mola sunuyor. Ayrıca kiliseye girişler de ücretsiz.
1800’lerin sonlarında eski bir manastırın kalıntıları üzerine inşa edilmiş olan bu güzel neo-Gotik kilise, 70 metre yüksekliğinde iki kuleye ve 1200 metrekarenin üzerinde çarpıcı vitray pencerelere sahip olmasıyla dikkat çekiyor.
31.Les Petits Trains de Marseille
Bu küçük tren Marsilya’yı keşfetmenin harika bir yolu. Tren, her ikisi de Eski Liman’dan hareket eden iki ana farklı güzergahta çalışıyor ve şehirdeki ana cazibe merkezlerinin bazılarını bu trenden görebiliyorsunuz.
Petit train du Panier’in bir saatlik rotası sizi Katedral’e, Rıhtımlara ve Halles de la Major’a götürür ve Panier semtinde 30 dakikalık bir molada, yürüyerek keşfe çıkabilirsiniz. Notre Dame de la Garde pisti olarak bilinen ikinci rota ise, sizi La Bonne Mere, Vallon des Auffes ve Chateau d’If’e götürüyor. Her iki rotayı da deneyebilirsiniz, fakat ilk rota çok daha popüler.
Yaz aylarında, Friuli Adaları’na giden üçüncü bir rota vardır. Bu 30 dakikalık kısa tur sizi, Fort Ratonneau ve Sainte Esteve plajını geçeceğiniz adalara eğlenceli bir yolculuğa çıkarıyor.
32.Les Docks Village
Marsilya’nın gerçek yaşam yeri olan Docks Village, beş bina, 30’a yakın mağaza, restoran ve çok sayıda ofisten oluşuyor. Şehir için tarihi bir alan olan Docks Village, bugün Akdeniz yaşam tarzının bir sembolünü temsil ediyor.
Yeniden tasarlanmış bir deponun içinde yer alan Les Docks Village, başka bir yerde bulmakta zorlanacağınız tasarımcı butikleri ve yerel markaları içeren bir mağaza koleksiyonuna ev sahipliği yapıyor. Kompleks, Fransa’nın bölgesel mutfaklarını öne çıkaran birkaç restorana da sahip.
33.Friche Belle de Mai
Eski bir tütün fabrikasında yer alan Friche la Belle de Mai, 70’in üzerinde kültürel cazibe merkezine ev sahipliği yapan 45.000 metrekarelik devasa bir alan olarak hizmet veriyor. Tiyatrolardan açık hava film mekanlarına, dans ve müzik alanlarına kadar burada herkes için bir şeyler var. Öğle yemeği yemeden veya bir kahve içmeden önce bir sergiyi izleyin, bir festivale veya konsere katılın ya da kitaplara göz atın.
Yıllar geçtikçe, Friche la Belle de Mai çok amaçlı ve kültürel bir yer haline gelmiş. Spor, sanat ve farklı zanaatların bir arada yaşamasının, yerel halkın kültürel karışımıyla mükemmel bir simbiyoz içinde olduğu Marsilya şehrinde zamansız ve eşsiz bir yer.
Bir çalışma alanı ve yaratıcı platform olan Friche, görsel sanatlar, dans, tiyatro, sinema, müzik adına hemen her şeyi bulabileceğiniz yer.
Her yaştan ziyaretçinin keyifli zaman geçirebileceği alanda, birçok restoran ve cafeler de var. Canlı DJ’lerin müzikleri ve çatıdan harika manzaralar için mümkünse bu alanı hafta sonu ziyaret edin deriz.
34.Plage des Catalans
Vieux Port’a en yakın kumsal olan Plage des Catalans, Marsilya’da denize girmek için en ideal ve en popüler yerlerden biri. Küçük ama hareketli bir plaj ve şehir merkezinden yürüyerek çok kolay ulaşabileceğiniz bir konumda bulunuyor.
Marsilya’dan Ne Alınır ?
Akdeniz’in en popüler alışveriş rotalarından biri olan Marsilya’da, hem eve götürmek hem de eşinize/dostunuza alabileceğiniz çok sayıda şey bulabiliyorsunuz. Şehirde çok sayıda hediyelik eşya dükkanı olduğu gibi, birbirinden kaliteli mağazalara ev sahipliği yapan alışveriş caddeleri ve AVM’lerde var.
Marsilya’daki sokak satıcılarından hediyelik bir şeyler satın alabilirsiniz, fakat fiyatlar kişiye göre değişebileceğinden dolayı, mutlaka pazarlık yapın deriz. Ayrıca en iyi hediyelik eşya dükkanlarını bulabileceğiniz yer de, şehrin kalbinin attığı Vieux Port’tur.
İşte Marsilya’da satın alabileceğiniz en güzel hediyeler ve hatıralık şeyler ;
- Kurutulmuş Lavanta Poşetleri
- Bal ; Marsilya’dan ne alınır denilince aklınıza muhtemelen bal gelmiyordur. Ama aslında evinizdeki baldan çok farklı bir tadı var. Bal, aslında coğrafi bölgeye göre büyük ölçüde değişir. Bunun nedeni, tatların arıların tozlaştırdığı çiçeklerden gelmesidir. Bu nedenle, evde yetişen çiçekler büyük olasılıkla Provence’ta yetişenlerden çok farklıdır ve bu da balın farklı tat vermesine neden olur.
- Santon’lar ; Santon’lar, zarafetlerini sergilemek için yüzlerinde gülümsemeler olan küçük, elle boyanmış heykelciklerdir.
- Pastis ; Çin’de yetişen bir baharat olan yıldız anasondan üretilen bir tür içki. Süper popüler.
- Madeleines ; Marsilya’nın spesiyalitelerinden biri de madeleine adı verilen kabuk şeklindeki pandispanyalardır. Bu vanilya aromalı küçük kekler Fransa’da son derece popülerdir, bu yüzden alabildiğinizin en tazesini almaya çalıştığınızdan emin olun.
- Zeytinyağı
- Şarap
- Geleneksel Marsilya Sabunu (Savon de Marseille)
Marsilya’da Ne Yemeli ?
Marsilya en çok bir gastronomi cenneti olarak biliniyor, çünkü güneye açılan bir kapı olarak liman Yunanlılar, İtalyanlar ve Ermenilerden Kuzey Afrikalılar ve Vietnamlılara, birkaç etnik kökeni cezbetmiş. Böylece sadece Fransız lezzetleri değil, diğer ülkelerin lezzetlerini de bu şehirde bulabilirsiniz.
Marsilya’da bulunan benzersiz karışık mutfak tarzını denemek için dilerseniz yemek turlarına da çıkabilirsiniz. Tadımlık olarak yapılan bu turlar ile, şehirdeki farklı etnik kökenlerin lezzetlerini deneyebilirsiniz.
Mutlaka denenmesi gereken en popüler Marsilya lezzetler ise ;
- Navette ; Marsilya’dan bir tekne veya mekik şeklinde şekillendirilmiş Fransız kurabiyeleridir.
- Panisse ; Patates kızartmasına benzer, ancak nohuttan yapılır. Kızartılır, fırınlanır ve sos ile servis edilir.
- Madeleines ; Bu badem aromalı kekler, Fransa’da çok popülerdir ve taze olduklarında en iyi tadı verirler.
- Moules Marinière ; Bildiğiniz midyedir. Moules-frites adı verilen patates kızartmasıyla gelen versiyonu da güzeldir.
- Pissaladière ; Siyah zeytin içeren bu küçük ikram, pizza ve milföy tart karışımıdır. Hepsi ekşi bir kabuğa sıkışmış soğan ve hamsi ile yapılan bir Marsilya geleneğidir. Bir tür pizza da denebilir.
- Bouillabaisse ; Marsilya liman kentinden gelen geleneksel bir Provençal balık güvecidir.
Marsilya Kaç Günde Gezilir ?
Marsilya gezilecek yerler listesi için 2 günlük bir süre yeterli oluyor, fakat daha uzun süre bu şehirde konaklayacak olursanız, daha birçok yapılacak şey bulabilirsiniz. Özellikle sıcak yaz aylarında Marsilya’yı ziyaret ediyorsanız plajlar için de zaman ayırmayı düşünebilirsiniz.
Marsilya’da Denize Girilir Mi ?
Marsilya’da denize girebileceğiniz çok sayıda plaj var. Şehrin en sevilen ve en çok tercih edilen plajlarından bazıları ise, Prophet’s Beach, Prado Beach, Catalan Beach, Pointe Rouge Beach, Sainte Croix Beach, Monkey Bay, Malmousque Beach ve Anse de la Maronaise sayılabilir.
BENZER İÇERİKLER