İsveç’in üçüncü büyük şehri olan Malmö, ülkenin en güneyinde bulunuyor. Çok sayıda güzel yeşil alana, bir plaja ve harika mağazalar, barlar ve lezzetli restoranlarla dolu süper güzel bir eski şehre sahip olan Malmö’de her yaştan ziyaretçinin keyifli zaman geçirebileceği turistik yerler bulabilirsiniz.
Malmö, genel olarak kompakt bir şehir. Yani şehri yürüyerek rahatlıkla keşfedebiliyorsunuz. Çoğu tarihi ve turistik yer, şehrin Eski Kent bölgesinde yer alıyor, bu yüzden Eski Kent, Malmö turuna başlamak için harika bir yer.
Öresund Köprüsü ile Kopenhag’a bağlanan Malmö, 16. yüzyıla kadar Danimarka’nın hakimiyetinde olan bir şehirdi. Zaten Malmö ile Kopenhag arası yaklaşık 45 dakika mesafede olmasının ana nedeni de bu.
Yazı İçerisindeki Başlıklara Git
Malmö Gezilecek Yerler
Malmö sadece güney İsveç’in geri kalanına açılan bir kapı değil, aynı zamanda kendine özgü yerel kültürü ve deneyimleriyle Kopenhag‘dan yapılacak bir günlük geziden çok daha fazlasıdır. Birinci sınıf restoranlar, yaratıcılık ve yenilikçilik ve inanılmaz derecede nazik yerel halkla dolu bir şehir.
Malmö’deki ana cazibe merkezlerinin birçoğu Eski Kent bölgesinde yer alıyor olsa da, şehir merkezi dışında da görülmeye değer çok sayıda ilgi çekici yer var. İşte Malmö gezilecek yerler listenizde mutlaka olması gereken popüler çekim merkezleri ;
1.Stortorget
Malmö’nün ana meydanı Stortorget, şehrin tam merkezinde devasa bir alandır. Yüzyıllardır bir buluşma yeri olan bu bölge, etrafı oteller, barlar ve mağazalarla çevrili, hâlâ önemli bir kamusal alan.
Şehrin tarihi merkezini keşfetmek ve Malmö Festivali’nin ücretsiz kültürel etkinliklerinin keyfini çıkarmak için Malmö’nün en eski halk meydanını mutlaka ziyaret edin deriz.
Meydan, 1536 yılında eski belediye başkanı Jorgen Kock tarafından yaptırılmış. Meydanın etrafına yayılmış tarihi binalar ve yarı ahşap evler fotoğraf çekmek için güzel fırsatlar sunuyor. Hatta Malmö’nün en instagramlabilir spotlarından bazıları bu meydanda yer alıyor.
Malmö Festivali kapsamındaki ücretsiz etkinliklerden yararlanmak için Ağustos ayında Stortorget’e gelin. Bunlara sanat sergileri, trapez dersleri ve spor sergileri dahildir. Etkinliklerin tam programını Malmö Festivali’nin resmi web sitesinde bulabilirsiniz. Kış aylarında meydanda halka açık bir buz pateni pisti açılıyor.
Stortorget’in merkezine yakın bir yerde at sırtında Karl X Gustav’ın bronz bir heykeli var. 17. yüzyılın ortalarında hüküm süren bu İsveç kralı, Malmö’nün tarihinde çok önemli bir rol oynadı. Malmö’yü uzun süre kontrol altında tutan Danimarkalıları sonunda şehri İsveçlilere teslim etmeye zorlayan da oydu.
2.Aziz Petrus Kilisesi (St Petri Kyrka)
Merkez İstasyonun yakınında bulunan Aziz Petrus Kilisesi (Sankt Petri Kyrka), tarihi 14. yüzyıla uzanan Malmö’deki en eski yapılardan biri.
Kilise, Kuzey Avrupa’daki en büyük parça olan etkileyici ahşap tablası ve 17. ve 18. yüzyıldan kalma mezar taşlarıyla tanınıyor.
Kırmızı taştan inşa edilen kilise Gotik tarzda geliştirilmiş olup 105 metre uzunluğuyla öne çıkıyor.
Kilisenin dışı kadar iç mekanı da oldukça dikkat çekici. Şapeldeki etkileyici ahşap sunak parçası ve restore edilmiş duvar resimleri iç mekanda kaçırmak istemeyeceğiniz eserlerdir.
3.Öresund Köprüsü
İsveç’ten Danimarka’ya yaklaşık 16 kilometre uzanan Öresund Köprüsü, ülkedeki en tanınmış yapılardan biridir ve hem arabaları hem de trenleri taşıyarak onları Avrupa’nın geri kalanına bağlar.
Köprü, Malmö şehir merkezine arabayla 15 dakika uzaklıkta yer alıyor ve üç bölümden oluşuyor: bir köprü, insan yapımı bir ada (Peberholm) ve bir tünel. Köprünün kendisi, yakındaki Kopenhag havaalanına gelen uçakları etkilemeyecek şekilde inşa edilen dört kilometrelik bir tünele kadar yaklaşık sekiz kilometre uzanıyor.
Tamamlanması yaklaşık 5 yıl süren bu köprü, Avrupa’nın en uzun köprülerinden biri ve aslında hem köprü hem de tünel. Arabalar köprünün üst katı boyunca, trenler ise altlarından geçiyor.
4.Turning Torso
İspanyol mimar Santiago Calatrava tarafından tasarlanan Turning Torso adlı bu bina, Avrupa’daki en modern ve en tanınmış mimari yapılardan biri olarak kabul ediliyor.
Oldukça yerinde bir isimle anılan 190 metre yüksekliğindeki yapı, dans ederken geriye bakmaya çalışan bir insan vücudunun gövdesini temsil ediyor.
Malmö Kalesi yakınında bulunan beyaz mermer binanın sahibi ve bakımı HSB’ye aittir.
190,4 metre yüksekliğiyle şu anda İsveç’in en yüksek binası olan Turning Torso’nun içine girip üst kısmı ziyaret ederseniz, Ribergsborg plajının panoramik manzarasının keyfini çıkarabilirsiniz. Ayrıca Öresund ve Batı Limanı’nın güzel manzarasını göreceksiniz.
Toplamda 54 kattan oluşan Turning Torso’da yaz aylarında üst kat, muhteşem manzaranın tadını çıkarmak isteyen ücretli ziyaretçilere açılıyor. Yılın diğer zamanlarında, 53. ve 54. katlardaki alanı çoğunlukla şirketler toplantı ve konferanslar için kullanıyor. Turistlerin yıl boyunca ziyaretine izin verilmemesinin nedeni, kulenin öncelikle bir konut binası olması.
Turning Torso, İsveç’in güneyindeki Malmö’deki Batı Limanı’nda yer almaktadır. Açıldığı günden bu yana hem yabancı mimarlara hem de İsveçli mimarlara ilham kaynağı oldu. Ayrıca her yıl binlerce ziyaretçiyle İsveç’in en ünlü turistik yerlerinden biri haline geldi.
Günümüzde gökdelen Malmö silüetinin ikonik bir parçası. 53 ve 54’ün üst katlarında firmaların kullanımına uygun konferans salonları bulunmaktadır. 2005 yılından bu yana İsveç’in yanı sıra tüm İskandinav ülkelerinin en yüksek binası olarak gösteriliyor.
5.Lilla Torg
Kelimenin tam anlamıyla “Küçük Meydan” olarak tercüme edilen Lilla Torg, mevsim ne olursa olsun Malmö’nün en işlek noktalarından biridir. Malmö’deki simge yapıların birçoğuna kısa bir yürüyüş mesafesinde olan meydan, ayrıca ev sahipliği yaptığı turistik yapıları ve çevresindeki çok sayıda cafe ve restoranıyla ilgi görüyor.
Hem yerel halkın hem de turistlerin popüler buluşma noktalarından biri olarak bilinen bu meydan, Malmö’nün tam olarak kalbinin attığı yer. Ayrıca meydan şehir turuna başlamak için harika bir başlangıç noktası.
Bugün Malmö’de kahve içmek, dinlenmek ve insanları izlemek için en iyi yer burası. Kasaba meydanına bakan çok sayıda teraslı kafe yan yana yer alıyor. Hepsinde geleneksel İsveç’ten suşiye kadar çeşitli yemekler servis edilmektedir.
Lilla Torg aynı zamanda 16., 17. ve 18. yüzyıllardan kalma pitoresk tüccar veya kasabalı evleriyle de ünlüdür.
6.Malmö Kalesi
Malmö Kalesi (Malmöhus), şehirdeki en ünlü turistik yapılardan biri. Her ziyaretçinin mutlaka görmesi gereken bu etkileyici cazibe merkezi, tarihi surları içinde şehrin önemli müzelerinden bazılarına ev sahipliği yapıyor. Bunlar arasında Malmö Sanat Müzesi, Şehir Müzesi, Doğa Tarihi Müzesi, küçük bir akvaryum ve Bilim ve Denizcilik Evi bulunmaktadır.
Buradaki kalıcı sergilerde doğa tarihi, okyanus yolculukları ve teknoloji gibi konular yer alıyor ve müze her yıl birçok geçici sergiye ev sahipliği yapıyor. Açılış saatleri güne bağlı olarak 11:00 – 17:00 veya 18:00 arasındadır. Pazartesi günleri kapalıdır.
Kalenin kendisi aslında 1434’ten kalma küçük bir kaleydi. Danimarka’nın para birimi burada Orta Çağ’da basıldı ve 19. yüzyılda kale bir hapishane olarak hizmet verdi. Bugün restore edilen Malmöhus Kalesi, ziyaretçileri 16. yüzyıla götürüyor. İskandinavların korunmuş en eski Rönesans kalesi olmasından dolayı, kesinlikle görülecek yerler listenizde olması gereken bir cazibe merkezi.
7.Södergatan
Her turistik destinasyonun Beverly Hills’in klasik cazibesini yansıtan bir caddesi veya meydanı vardır.
Södergatan Caddesi, küçük butiklerden ünlü tasarım mağazalarına kadar çok sayıda mağazayı barındırdığı için Malmö’nün Beverly Hills’idir.
1978 yılında Malmö’de orijinal İsveç markalarının yer aldığı ilk yaya caddesi oldu.
Tüm şehir meydanlarından öncesine dayanan bu cadde, 1978’de Malmö’nün ilk trafiğe kapalı caddesi oldu.
Lüks alışveriş, uluslararası cadde markaları ve Åhléns City gibi klasik İsveç mağazalarını burada bulabilirsiniz. Ayrıca, 1985’te kurulan bir davul binbaşının liderliğindeki müzisyenlerin geçit töreninin soyut bir heykeli olan Optimistorkestern’de tam olarak burada bulunuyor.
8.Malmö Şehir Kütüphanesi
Malmö Şehir Kütüphanesi, hem yeniyi hem de eskiyi bünyesinde barındırması nedeniyle okuyucular için bir cennettir.
Kütüphanenin bulunduğu bina 1940’lı yıllarda inşa edilmiş olup, konik biçimli kuleleriyle Rönesans tarzını temsil etmektedir.
Kütüphaneye, 1997 yılında Danimarkalı mimar Henning Larsen tarafından tasarlanan muhteşem bir cam bölüm de eklenmiş.
Kütüphane, aydınlatılmış alanın ve zarif ağaçların göl yüzeyine yansıdığı yerde elverişli bir konuma sahiptir.
9.Pildammsparken
Malmö merkezinin güneyinde yer alan 45 hektarlık bu park, Baltık Denizi çevresindeki ulusların sanatını, kültürünü ve sanayisini sergileyen 1914 Baltık Sergisi için tasarlanmış. Kesinlikle Malmö gezilecek yerler arasında yer alan parkın en güzel yanı ise, şehirdeki en fotojenik yerlerden biri olmasıdır.
Parkta ayrıca geceleri ışıklandırıldığında çok güzel görünen bir su kulesi de bulunuyor. Konserler ve festivaller için, duvarları dik açıyla kesilmiş ağaçlarla çevrili dairesel bir alan olan Tallriken de tam olarak burada yer alıyor.
17. yüzyılda şehir için su deposu olarak oluşturulan çok sayıda eski göletin etrafında yer alan park, 1926 yılında tamamlanmış. Bugün park, çeşitli kuş popülasyonlarına ev sahipliği yapıyor.
10.Kungsparken
Şehrin kalbinde, Malmöhus Kalesi’nin hemen yanında yer alan 8,4 dönümlük Kungsparken (Kral Parkı), Malmö’nün en eski parkıdır. 1872’de İsveç hükümdarı tarafından açıldıktan sonra orijinal olarak Kral Oscar Parkı olarak adlandırıldı ve İngiliz bahçelerinden ilham almış.
Şehirdeki bu huzurlu vaha göletler ve egzotik yaşlı ağaçlarla doludur; yemyeşil çimenlerde dinlenebilir, ördekleri besleyebilir ve kubbeli bir mağarayı keşfedebilirsiniz. Parkın ortasındaki güzel dökme demir çeşmenin tarihi 1882’den kalmadır ve şehrin ilk halka açık sanat eseridir.
Kungsparken’e yaklaşık 20 dakikalık yürüme mesafesindeki Pildammsparken, “çiçek sokağına” dikilmiş 10.000’den fazla çiçeğin ve beslenecek çok sayıda ördeğin bulunduğu başka bir şehir parkıdır. Kungsparken’e kadar gelmişken yukarıda bahsettiğimiz Pildammsparken’e de mutlaka uğrayın deriz.
11.Folkets Park
Folkets Parkı dünyanın en eski halka açık şehir parkıdır ve İsveç’in en çok ziyaret edilen yerlerinden biridir. 120 yıldır turistler ve bölge sakinleri doğanın tadını çıkarmak ve güneşli bir günde dinlenmenin tadını çıkarmak için buraya geliyor. Park en iyi Kopenhag’daki Tivoli Parkı ile karşılaştırılır. Göletlerin, çimlerin ve hatta oyun alanının bulunduğu yeşil alan, köpekleriyle yürümeyi veya koşmayı sevenler için keyifli bir ortamdır.
Özellikle yaz aylarında popüler olan Folkets Park, şehir merkezine de yakın bir konumdadır.
12.Gamla Vaster
Gamla Vaster, Lilla Torg meydanının batısında yer alır. Rengarenk konut evlerinin bulunduğu bu küçük cadde, daha çok fotoğraf tutkunlarının popüler gezi duraklarından biri olsa da, herkese göre bir şeyler bulabileceğiniz bir caddedir. Ayrıca caddede birkaç cafe ve restoran da bulunmaktadır.
13.Ribersborgs Kallbadhus
Ribersborgs Kallbadhus‘ta beş sauna, iki deniz suyu havuzu, iki odun ateşine sahip spa küveti ve güneşlenme terası sunan Malmö’nün açık hava banyolarından biri.
Ortak saunalı erkek ve kadın soyunma odaları bulunmaktadır. Hamamlar tüm yıl boyunca açıktır. Kuzey tarzını geri almak için, soğuk bir banyo çok çekici gelmese bile kesinlikle buzda yüzmeyi denemelisiniz.
14.Malmö Belediye Binası
1546 yılında inşa edilen Malmö Belediye Binası, Eski Kent merkezinin tam kalbinde bulunan şehrin en ilgi çekici mimari eserlerinden biri olmaya devam ediyor.
19. yüzyılda büyük değişikliklere uğrayarak günümüzdeki halini almış olan binanın alt katında bir de restoran yer alıyor.
Malmö Gezilecek Yerler Listesine Eklenebilecek Diğer Cazibe Merkezleri
Malmö’nün yukarıdaki 14 simge cazibe merkezi kesinlikle görülmeye değer. Ancak Malmö’de daha fazla zamanınız varsa aşağıdaki turistik yerlere de mutlaka göz atın deriz. Daha çok sanatseverlere hitap eden bu cazibe merkezlerinin birçoğu tarihi şehir merkezi sınırları içerisinde yer alıyor.
15.Malmö Konsthall (Malmö Sanat Galerisi)
Ulusal ve uluslararası çağdaş sanatın dönüşümlü sergilerine ev sahipliği yapan Malmö Sanat Galerisi (Malmö Konsthall), 1975 yılında açılmış olup Avrupa’nın en büyük sergi salonlarından birine sahiptir.
550 kubbeden oluşan galerinin tavanı farklı yüksekliklerde olup bol miktarda doğal ışık almaktadır.
Sonuç, neredeyse barındırdığı düşündürücü sergiler kadar ilgi çekici bir yapıdır. Pazar günü ziyaret ediyorsanız, her gün öğle yemeği servisi de yapan Restaurant Wega’da harika bir brunch’ın (modaya uygun yerel halkın özellikle favorisi) tadını çıkarabilirsiniz. Müzeye giriş ücretsiz olup pazartesi günleri kapalıdır.
16.Moderna Museet
Aziz Petrus Katedrali’ne (St. Petri Kyrka) sekiz dakikalık kolay bir yürüyüş mesafesindeki Modernizm Müzesi (Moderna Museet Malmö), Malmö’deki Stockholm‘ün küçük bir parçası olarak bilinir. Devlete ait Moderna Museet’in (Stockholm) bir şubesi olarak 2009 yılında açılan müzede ayrıca kurslar ve seminerler de düzenleniyor.
Çarpıcı yeni turuncu-kırmızı ek binasıyla eski bir elektrik santrali olan bina, modern ve çağdaş sanat eserlerine ev sahipliği yapıyor. Enstalasyonlar arasında film, fotoğraf, tasarım ve resimler yer alıyor. Giriş ücretsizdir. Sergileri gezdikten sonra kafede kahve veya öğle yemeğinin tadını çıkarabilirsiniz.
17.Teknikens och Sjöfartens Hus (Teknoloji ve Denizcilik Müzesi)
Kalenin hemen yanında, ana yapıdan biraz uzakta Malmö’nün teknoloji ve denizcilik müzesi yer alıyor.
Bu cazibenin büyük bir kısmı ulaşım ve havacılık üzerine yoğunlaşıyor.
İkinci Dünya Savaşı’nda suya indirilen İsveç yapımı U3 denizaltısını da görebileceğiniz bu müze, özellikle çocuklu ailelerin popüler gezi duraklarından biri. Bu teknede insanların nerede ve nasıl uyuduğunu, torpidoların nasıl yüklendiğini, yemeklerin nasıl hazırlandığını ve hatta tuvaletin nasıl çalıştığını göreceksiniz.
18.Slottsträdgården
Slottstradgarden‘da keyifli bir yürüyüşe çıkmak herkesin yapılacaklar listesinde olmalı.
12.000 metrekarelik sevimli bahçe, tüm İsveç’te olduğu gibi Malmö’nün de en huzurlu yerlerinden biri.
Bu muhteşem cennet, hem turistlere hem de yerli halka günlük yaşamın koşuşturmasından uzakta ihtiyaç duydukları dinlenmeyi sağlayacak.
Kale Bahçesi olarak da bilinen Slottstradgarden, yerel Yeşil Parti meraklıları tarafından oluşturulan ekolojik bir alandır. Çeşitli bölgelerden çok çeşitli manzaralar sunması nedeniyle özellikle doğa tutkunları tarafından aranan bir cazibe merkezidir.
Burada bir gül bahçesi, çok yıllık bir bahçe, bir sera ve bir meyve bahçesi bulacaksınız. Burası aynı zamanda sadece bahar ve yaz aylarında, nisan-ekim ayları arasında leziz atıştırmalıklar sunan şirin bir kafeye de ev sahipliği yapıyor.
19.Form/Design Center
1964 yılında Kral Gustav VI Adolf tarafından açılışı yapılan Malmö Form/Tasarım Merkezi, Lilla Torg’un yakınında yer alıyor.
Pitoresk binanın estetik açıdan daha hoş görünmesini sağlamak için etrafına arnavut kaldırımlı bir yol döşenmiştir.
Bu merkez defileler, çömlek atölyeleri, sergiler ve daha birçok yaratıcı atölyeye ev sahipliği yapılıyor.
Kurumun amacı kitleler arasında yaratıcılığı teşvik etmek ve onları sağlıklı yaşam koşulları konusunda eğitmektir.
Form/Tasarım Merkezi’nin arazisinde otantik İsveç koleksiyonları ve hediyelik eşyalar satan mağazalar bulunmaktadır.
20.Ribersborgsstranden (Ribersborg Plajı)
Genellikle “Ribban” olarak adlandırılan Malmö’nün ana plajı, Turning Torso’nun hemen aşağısında yer alıyor ve yaz aylarında donanımlı bir plajdır. Yani şezlong ve cankurtaran dahil birçok olanak vardır.
Plajda her iki yılda bir yenilenen ince soluk kum vardır.
Kıyı, uzun bir yürüyüş ve bisiklet yolu ile çevrelenmiştir ve dokuz delikli ve bir golf sahasına sahip Hylliekrokens Golf Merkezi’ne birkaç dakika mesafededir. Ancak plaj karakterini asıl veren, iskelenin sonundaki Ribersborgs açık hava banyosudur.
Bu eski zaman yapısı, 20. yüzyılın başlarından kalmadır ve kışın, sauna seansıyla birlikte tempolu buzda yüzmek için açıktır. Malmö gezilecek yerler listesinde olması gereken en ilgi çekici cazibe merkezlerinden olan bu plaj, kış aylarında kapalıdır.
21.İğrenç Yemek Müzesi
Eğer çağdaş sanat size göre değilse, İğrenç Yemek Müzesi’ni ziyaret etmek mükemmel bir alternatif olabilir!
Burada dünyanın her yerinden en az 80 tuhaf yemek alışkanlığını görebilirsiniz. Burada gördüğünüz lezzetlerin çoğu taze olarak hazırlanıyor ve hatta bazı yiyeceklerin tadına bakabilirsiniz!
Malmö İğrenç Yiyecek Müzesi, ziyaretçileri hangi yiyeceklerin onları ve neden iğrendirdiğini keşfetmeye davet ediyor. Dünyanın en iğrenç yiyeceklerinin 80’i, koku alma ve tat alma olanağıyla burada sergileniyor; aralarında dünyanın en pis kokulu peynirinin de olduğu iddia ediliyor. Ayrıca Casu marzu (Sardunya’dan kurtçuk istilasına uğramış peynir), Güney Kore kaka şarabı ve Kamboçya’dan kızarmış tarantula da bulabilirsiniz.